"عرش" - Traduction Arabe en Turc

    • tahtı
        
    • tahtını
        
    • tahtına
        
    • taht
        
    • tahtının
        
    • tahta
        
    • tahtta
        
    • tahtında
        
    • tacı
        
    • tahtın
        
    • tacını
        
    • kraliçesi
        
    • tahtından
        
    • tahtıyla
        
    • tahtındaki
        
    Şehri Sethi'ye olan sevgimden yapacağım, Mısır tahtı için değil. Open Subtitles سأبني مدينة لمحبتي في سيثي و ليس لرغبتي في عرش مصر
    Şehri Sethi'ye olan sevgimden yapacağım, Mısır tahtı için değil. Open Subtitles سأبني مدينة لمحبتي في سيثي و ليس لرغبتي في عرش مصر
    Yakında Dar Deniz'i geçecek ve babanızın tahtını geri alacaksınız. Open Subtitles قريباً ستخرج من مملكة عبر البحر الضيق وستسترد عرش والدك
    Ölümüm için nasıl dua ettiklerini beni yerin altında görmeye ve papalık tahtına İspanyalı birini getirmemeye nasıl yemin ettiklerini duydum. Open Subtitles كيف كانوا يصلون من أجل موتي و أقسموا أن يدفنوني و لن يكون هنالك على عرش الباباوي من العرق الأسباني أبداً
    Disari kosup,bana ;bir taht,tac ve bir asa almani istiyorum,cunki ben Kralim. Open Subtitles أريد ان تهرع للخارج وتجلب لي عرش وصولجان وتاج ، لأني الملك
    Majesteleri Don Luis'i, yani Portekiz tahtının varisi ve İmparator'un eşi Isabella'nın kardeşini öneriyor. Open Subtitles سموه دون لويس وريث عرش البرتغال وشقيق زوجة الامبراطور ، ايزابيلا
    Benim yanımda tahta oturmadan önce doğurgan olup olmadığını göreceğiz. Open Subtitles ‫وسنعلم أنك خصبة قبل ‫أن تجلسي على أي عرش قربي
    Bizans imparatorunun, halkı huzura kabul ettiğinde görüşme süresince ziyaretçileri dehşet içinde bırakarak havada gizemli bir şekilde yükselen bir tahtı varmış. Open Subtitles كان إمبراطور بيزنطة حين يستقبل الناس يجلس على عرش و أثناء الحوار كان يرتفع بطريقة غامضة لكى يثير الزعر بين الزوار
    Şayet bu işle El Temur'un güvenini kazanırsam Koryo tahtı benim olacak. Open Subtitles إذا إستطعتٌ أن أكسب ثقة رئيس الوزراء يل تيمور عرش كوريو سيكون مِلكي
    Elizabeth , İngiltere tahtı doğuştan kardeşinin hakkı! Open Subtitles أنه حقه منذ الولادة، إليزابيث، عرش إنكلترا
    Şu sıralar Dar Deniz'i geçiyor babasının tahtını almayı umuyor. Open Subtitles وهي تبحر الآن عبر البحر الضيق آمله استعادة عرش والدها
    Yıllar önce, Jason'ın amcası Pelias, Jason'ın büyük babasının tahtını insafsızca gasp etti. TED قبل ذلك بسنين، كان بيلياسُ، عمُ جاسون، قد اغتصب بفجاجة عرش ثيساليا من جَد جاسون.
    Görüyor musunuz, 200 yıl önce, ailem İngiltere tahtını miras almalıydı, ama bir kenara atıldık. Open Subtitles انظر منذو 200 عام انقضت كان على عائلتي ان ترث عرش انجلترا الكنهم القوة جانباً
    Mae, pirinçten tahtına oturmuş, o zevksiz arabayla anacaddeden geçerken... gülümseyerek herkese selam veriyor ve bütün serserilere öpücük dağıtıyordu. Open Subtitles و هى تجلس على عرش نحاسى و تركب بابتذال و تطفو عبر شارع مينز تبتسم و تنحنى و تنثر القبلات لكل الحثالة الواقفون فى الشارع
    Mae, pirinçten tahtına oturmuş, o zevksiz arabayla anacaddeden geçerken... gülümseyerek herkese selam veriyor ve bütün serserilere öpücük dağıtıyordu. Open Subtitles و هى تجلس على عرش نحاسى و تركب بابتذال و تطفو عبر شارع مينز تبتسم و تنحنى و تنثر القبلات لكل الحثالة الواقفون فى الشارع
    Krallığın yasal varisi olan Kraliçemiz, tahtına çıkmıştır. Open Subtitles إجعلوا الملكة الشرعية تجلس على عرش مملكة القدس
    Komik, sandalyeyi taht gibi kullanıyor ve kendini kasıtlı olarak aşağıdan görüntüleyerek çerçeve içinde güç ve hakimiyet sahibi oluyor. Open Subtitles ذلك مضحك انه يستخدم الكرسي كأنه عرش و هو يصور نفسه متعمدا من زاوية منخفضة ليعطي نفسه القوة والسيطرة في الصورة
    Neden ona bir taht ya da taç falan vermiyor ki? Open Subtitles لماذا لا يعطيها بالمرة عرش و تاج
    Lütfen Doom'un tahtının altına patlayıcı ok atacak olanın ben olduğumu söyle. Open Subtitles أرجوك أخبرني أنها ليست تفجير سهم متفجر مباشرة تحت عرش دووم
    Orada onu, Yiyecek Tanrı ve Tanrıçası yıkadı, tüylü bir tahta oturttu ve başının etrafına kırmızı bir şerit sardı. TED وهناك غسله إله وإلهة الرزق وأجلساه على عرش من الريش، وعصبا رأسه بعصابةٍ حمراء.
    Bütün gün tahtta oturmaktan daha sıkıcı bir şey düşünebiliyor musun? Open Subtitles هل تَتَخيَّلُ شيئاً أكثرُ مللاً مِن الجلوس على عرش طوال اليوم؟
    Benim atalarım, büyük bir ülkenin tahtında otururken seninkiler hala yerlerde sürünüp, böceklerle besleniyordu Open Subtitles لقد اعتلى أجدادى عرش بلد عظيم بينما كان أجدادك يزحفون على أيديهم و ركبتيهم ليأكلوا الحشرات و الديدان
    Gece yıldızların tacı, karanlık ise unutkanlığın cübbesi. Open Subtitles الليله عرش النجوم و الغموض فى رداء النسيان
    Bu hikâyenin hiçbir versiyonunda senin üzerine çıkıp oturabileceğin bir tahtın yok. Open Subtitles ليس هناك عرش. لا يوجد مثل هذه الأشياء هنا، عندما تصل لمسعاك.
    Ptolemy'nin çocuğu, Mısır'ın kraliçesi, Kleopatra'nın, tacını koruyup, kollayacağını garanti ederim. Open Subtitles في حفظ و صون عرش كليوبترا ابنه بتلومي. و ملكه مصر
    Khande Rao'yu babasının tahtından indirdiğimde, senin büyük tutkun başarısızlığa uğramadı mı? Open Subtitles أنت تعرف هل وضعت كانديراو على عرش أبيه من أجل طموحك , لأخذلك الآن؟
    Yeğenin elimde ve onu Kapatek-Anahuac tahtıyla değiş tokuş edeceğim. Open Subtitles إبنة أخيك هنا وسوف أقايضها مُقابل عرش "كاباتيك - آناهواك"
    tahtındaki yasal yerini alacak, ve geliştirilmiş demiryolu sistemimiz sayesinde, Open Subtitles , على عرش مملكة الأرض , وشكرا إلى نظام سكتنا الحديدية المحدث

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus