Yaratılışımızda yok mu zaten... incir ağaçları incir vermek içindir, bal arıları bal yapmak içindir, aslanlar da topraklar fethetmek içindir... | Open Subtitles | أن تعطى شجرة التين تيناً و أن تعطى النحلة عسلاً و أن يسقط الأسد فوق الحمل ؟ |
Gözlemelerin üstüne akçaağaç pekmezi yerine bal sürüyorlar. | Open Subtitles | وضعوا عسلاً على فطائرنا بدلاً من شراب القيقب |
Yani bal isterseniz, sadece gidip alırsınız, kayısı almazsınız. | Open Subtitles | وإذا أردت عسلاً إشتريه بدلاً من .. المشمش |
Annem, yani senin anneannen, taze bal almayı kafasına koydu. | Open Subtitles | أمي, جدتُك خطر ببالها أنها تريد عسلاً طازجاً |
O yüzsüz bal, balımızı ballamadan önce iki kere ballayacak. | Open Subtitles | ذلك العسل سوف ينقط عسلاً قبل ان يعسل عسلنا |
Gökhan, "Karaucurumun orada bal var" dedi. | Open Subtitles | "جوكان" قال أن هناك عسلاً بالقرب من "كاراكورم" |
Sıradaki? Yanında biraz bal ister misiniz? | Open Subtitles | أتريد عسلاً معه؟ |
Evinde bal çıktığını duydum. | Open Subtitles | سمعت إنك وجدت عسلاً في منزلك |
Gerçek bal değil, elbette. | Open Subtitles | حسناً، ليس عسلاً حقيقياً |
Her şey bal baktığım her yerde var | Open Subtitles | كل شيء عسل كل مكان ارى عسلاً |
- Süt ve bal akan topraklara! | Open Subtitles | إنّها أرض تفيض لبناً و عسلاً |