| Lancelot'un aklını biçimlendirmenin beni memnun edeceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | إعتقدتُ انهُ سيكون من الأفضل لي ان اصبَ عقلهُ |
| o aklını kaybetti yüzünü görmeyi bekleyemem. | Open Subtitles | هل أعتقد بأن , ليام سوف يفقد عقلهُ لا يسعني الأنتظار لرؤية وجهه |
| - Adam aklını kaçırdı. | Open Subtitles | لا بدَّ وأنَّ ذلكـ الرجلَ قد فقدَ عقلهُ بهروعهِ للداخلِ هكذا |
| Benimle iletişime geçtiler, oğlumun aklını kaybettiğini savaşın ona fazla ağır geldiğini söylediler. | Open Subtitles | لقد اتّصلوا بيّ ، أخبروني بأنّهُ فقد عقلهُ. و أن الحرب كانت أمراً كبيراً عليهِ. |
| Sen ve senin ailen onun aklını bulandırdınız! | Open Subtitles | أنتِ وعائلتكِ قد أفسدتما عقلهُ. |
| aklını kaybetmiş gibi. | Open Subtitles | وكأنهُ فقدَ عقلهُ |