Sanki onları, ciddi bir ilişki şansı olmadığı için, seçiyormuşsun gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أنك تقنعهم مع العلم لا يوجد فرصة للقيام علاقة جدية |
Ama neden? Bir adama ciddi bir ilişki aradığını söyleyemezsin. | Open Subtitles | أنت لا تخبر الرجل بأن الفتاة تريد علاقة جدية |
Daha 20'sinde, bu yüzden çok ciddi bir ilişki aramıyor ki bu da, şimdilik benim için mükemmel. | Open Subtitles | ما يعني أنها لا تبحث عن علاقة جدية وهذا يناسبني تماماً في الوقت الحالي |
- Peki, affedersin. Seni ciddi ilişki arayan bir kız sanıyordum ama ben pek öyle değilim... | Open Subtitles | أنا أسف أنتي فقط تبدين من النوع الذي يبحث عن علاقة جدية جدا... |
-Tamam, özür dilerim. Sen ciddi ilişki arayan bir kadın gibisin ve ben öyle... | Open Subtitles | أنا أسف أنتي فقط تبدين من النوع الذي يبحث عن علاقة جدية جدا... |
Her neyse, ben zaten ciddi bir şey olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | على كل حال.لااعتقد ان هذه ستكون علاقة جدية |
Belki siz ona ciddi bir ilişki aramadığımı söyleyebilirsiniz. | Open Subtitles | قولا له إنني لست مهتمة في إقامة علاقة جدية |
ciddi bir ilişki için çok gençsin. | Open Subtitles | مازلت صغيرة من أجل أن تكون لك علاقة جدية مع خليل |
Hani herkesle düşüp kalkan, ciddi bir ilişki yürütemeyen adam. | Open Subtitles | أنت تعرف الرجال الذين يتسكعون . في الجوار لايستطيعون على أقامة علاقة جدية |
Dört yıl boyunca ciddi bir ilişki yaşadık ve şu an onunla artık birlikte olamayacağımız gerçeğiyle yüzleşmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | كنا في علاقة جدية لأربع سنوات والأن أنا أتعامل مع واقع مؤلم للغاية بأني من المحتمل لن أكون معه في نهاية |
Ve de onun ciddi bir ilişki istemediğini. | Open Subtitles | .. كما أنها لا تريد الدخول في علاقة جدية. |
ciddi bir ilişki arıyordu, sayende gerçeği gördü! | Open Subtitles | أرادت الحصول على علاقة جدية فاعتقدت أنك الشخص المناسب لذلك |
- Tekrar yapmam gerekse, yapmazdım ama daha önce hiç bizimkisi kadar ciddi bir ilişki yaşamamıştım ve yapmam gerekenin bu olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | اذا كنت سأفعل هذا مرة اخرى لم اكن لاقول لك لكن لم اكن في علاقة جدية مثلما كانت علاقتنا واعتقدت ان هذا ما يجب علي فعله |
ciddi ilişki olayını daha önce hiç yaşamadım, ama onun daha hazır olmadığını koklayabiliyorum. | Open Subtitles | لم أكن في علاقة جدية من قبل لكني,أشم "لست مستعداً للأرتباط" حوله. |
Kızlar bunu düşünmez ki o yüzden ciddi ilişki de istemezler | Open Subtitles | حتى انني لم اقم علاقة جدية |
Ama ciddi bir şey değildi. | Open Subtitles | لكن لم تكن علاقة جدية كنا نجتمع و ننفصل |
Carl'ın şu anda ciddi bir şey aradığını sanmıyorum. Hâlâ ergenliğini yaşıyor. Eğer böyle devam ederse onu çarşaflarına dikip bir torba portakalla döveceğim. | Open Subtitles | لا اعتقد ان كارل يبحث حقا عن علاقة جدية حاليا مازال طائشا وعلاقاته عشوائية حسنا اذا استمر بتصرفه هذا ساخيطه في شرشف سريره ليثبت واضربه بكيس من البرتقال أتعلمين؟ |