Şu anda benimle seks yapmak senin için bir yurttaşlık görevi. | Open Subtitles | ،حالياً، إقامة علاقة معي عملياً، هو واجبك المدني |
Ünlüyüm falan diye benimle seks yapmak istiyorsun. | Open Subtitles | تردين إقامة علاقة معي لأنني صرت من المشاهير |
Ünlüyüm falan diye benimle seks yapmak istiyorsun. | Open Subtitles | تردين إقامة علاقة معي لأنني صرت من المشاهير |
Benimle ilişki yaşamanın savaştaki görevlerimizi tehlikeye düşüreceğini düşünüyordu. | Open Subtitles | كانت تؤمن بأن إقامة علاقة معي... ستهدد دور كلٍ منا في الحرب. |
Ayrıca, benimle ilişkisi olmasını istemediğini açıkça dile getirdi. | Open Subtitles | إضافةً إلى أنه كان واضحاً ولا يريد أية علاقة معي |
benimle seks yapmaya can atan bir kadın var. | Open Subtitles | هناك امرأة متشوقة لتقيم علاقة معي |
Bu yüzden, o seyrederken benimle seks yapman gerekiyor. | Open Subtitles | اذا عليك ان تقيم علاقة معي وهي تشاهد |
Parayı alıp benimle seks yap. | Open Subtitles | خذي المال, أقيمي علاقة معي. |
Lütfen benimle seks yapar mısın? | Open Subtitles | هلاّ أقمت علاقة معي من فضلك؟ |
Tandy'nin benimle seks yapabilmek için oynadığı oyunları nasıl unuturum. | Open Subtitles | ولن أنسى كل الأوقات التي حاول فيها (تاندي) أن يخدعني ليقيم علاقة معي |
benimle seks yapmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تقيم علاقة معي! |
benimle seks yapmak için bütün gece yalan söyledin. | Open Subtitles | -كذبت علي لتحصل على علاقة معي |
Benimle ilişki kuramayacaksın! | Open Subtitles | لن تبني علاقة معي |
Kocasına gidip benimle ilişkisi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أخبرت زوجها أنها كانت . على علاقة معي |
Bu genç adamın babasının benimle ilişkisi vardı. | Open Subtitles | والد هذا الشاب كان على علاقة معي |