"علمتِ" - Traduction Arabe en Turc

    • bildin
        
    • öğrendin
        
    • anladın
        
    • bildiniz
        
    • bildiğini
        
    • biliyorsunuz
        
    • Biliyor
        
    • Haberin
        
    • Biliyordun
        
    • duydun
        
    • anladınız
        
    • öğrenebildin
        
    • bilseydin
        
    • öğrendiniz
        
    • biliyordunuz
        
    Kimsede bebek yüzü dövmesi olup olmadığını sorduğunda, "Evet" diyeceklerini nereden bildin? Open Subtitles كيف علمتِ عندما سألتِ أن كان أحد لديه وشم لوجه طفل أنهم سيقولون نعم
    Nasıl bildin, bilemiyorum ama sayende... ...hemen teklifte bulundu. Open Subtitles أنا لا أعرف كيف علمتِ بذلك ولكنأشكركِ... لقد عرضت عليّ الوظيفة فوراً
    Erkek arkadaşının vampir olduğunu yeni öğrendin yani ailen uzaylı olmadıkça ne kadar kötü olabilir ki? Open Subtitles أنتِ علمتِ مُـنذ قريب أنّ حبيبكِ مصاص دماء حتى لو والديكِ فضائيين فما السيء فى ذلك ؟
    Bunu söylediğim zaman mı senden hoşlandığımı anladın? Open Subtitles تلك هي اللحظة التي علمتِ فيها أنك معجبة بي ؟
    Başardınız. Nasıl bildiniz? Open Subtitles كشفتِها، كيف علمتِ بذلك؟
    Başkan hakkında söylediklerimin doğru olduğunu bildiğini farz ediyorum. Open Subtitles وأظن أن السبب الوحيد لذلك هو أنكِ علمتِ أني كنت أقول الحقيقة
    İkinci bir çocuğun kaçırılacağını nereden bildin? Open Subtitles كيف علمتِ أن طفل ثانٍ سوف يتم إختطافه؟
    Muhtemelen Murray Hill'de. Doğru, nerden bildin? Open Subtitles أجل، هناك أقطن، كيف علمتِ ذلك؟
    - Bu kadar erken geleceğimi nereden bildin? Open Subtitles كيف علمتِ أنني سأكون هنا مبكرًا ؟
    Bunun işe yarayacağını nereden bildin? Open Subtitles كيف علمتِ بشأن نجاح ذلك الأمر ؟
    Öyleydi, erken çıktım. Burada olduğumu nereden öğrendin? Open Subtitles صحيح، لكن خرجتُ مبكراً كيف علمتِ أنني هنا؟
    - Burs kazandığını öğrendin ve onu çöpe mi attın? Open Subtitles - أنتِ علمتِ باأنكِ حصلتِ على منحة دراسية وأنتِ رميتِ ذلك ؟
    Dinle... bunu nasıl öğrendin sen, anne? Open Subtitles اسمعي كيف علمتِ بهذا حتّى يا أمّي؟
    Peki kalp krizi geçirmediğimi nasıl anladın? Open Subtitles إذا كيف علمتِ باني لا أعاني من ازمة قلبية ؟ ؟
    Kaderinde Yüce olmak olduğunu ilk ne zaman anladın? Open Subtitles متى علمتِ أن مصيرك أن تصبحي السامية القادمة لأول مرة؟
    Kaderinde Yüce olmak olduğunu ilk ne zaman anladın? Open Subtitles متى علمتِ أن مصيرك أن تصبحي السامية القادمة لأول مرة؟
    Evet. Bunu nereden bildiniz? Open Subtitles اجل ، كيفَ علمتِ ذلك؟
    Ben olduğumu bildiğini sanıyordum. Open Subtitles أعتقدت دائماً بأنك علمتِ أنه أنا.
    Patronun çok sık işe geç geldiğiniz için sizi kovmak üzereymiş. Bunu biliyorsunuz. Open Subtitles رئيسك كان على وشك طردكِ ، بسب تأخركِ الدائم علمتِ ذلك.
    Eğer geçmişimi Biliyor olsaydın bunun bazı kötü hatıraları hatırlattığını da bilirdin. Open Subtitles لو علمتِ شيئًا عن ماضيّ لأدركت أن ذلك ذكرني بذكريات سيّئة جدًّا.
    Söyle bana, oğlunun dişleriyle uyan protezlerin varlığından nasıl Haberin oldu? Open Subtitles أخبريني كيف علمتِ بوجود طقميّ أسنان متطابقين مع أسنان ابنكِ؟
    İkisinin bu işi örtbas etmek için öldürüldüğünü Biliyordun ama yine de bana tek kelime etmedin. Open Subtitles لقد علمتِ بأنه تم قتلهما لتغطية هذا الأمر و مع ذلك لم تنبسي بكلمة لي
    İşte az ve öz olarak duydun, Danny. Open Subtitles ها قد علمتِ بالأمر
    Nasıl anladınız? Open Subtitles كيف علمتِ عن هذا؟
    Kartı ve onu takan kişiyi etkileyen radyoaktivite kaynağını öğrenebildin mi? Open Subtitles هل علمتِ ما مصدر النشاط الإشعاعي الذي سيؤثر على شارة وليس على الشخص الذي يرتديها؟ كلاّ
    Önceden bilseydin benim yerime kardeşimi kurtarabilirdin. Open Subtitles لو علمتِ لكنتِ إخترتِ أن تنقذي اُختي بدلاً مني
    Muhtemelen bu sayede ilişki yaşadığını öğrendiniz. Open Subtitles ربما لهذا السبب علمتِ أنّه على علاقة غرامية
    Bunun yeni patronlarınız tarafından pek iyi karşılanmayacağını biliyordunuz. Bu yüzden de işe başvururken özgeçmişinizden sildirdiniz. Open Subtitles ولابد من أنكِ علمتِ بأنه الوضع سيكون سيئًا مع رؤسائكِ الجدد.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus