"علمتْ" - Traduction Arabe en Turc

    • öğrenirse
        
    • biliyordu
        
    Nasıl bir zarara sebep oldun bilmiyorum ama Sophia öğrenirse seni koruyamayabilirim. Open Subtitles لا أعلمُ مقدارَ ما سبّبته من ضرر لكن إن علمتْ (صوفيا) فلن أستطيع حمايتكِ -لا أريد حمايتك
    Eğer polisler daha sonra ölen adamın adresini kimin ona verdiğini öğrenirse seni yakalayacaklardır Erica. Open Subtitles إن علمتْ الشّرطة أنّكِ أعطيتِه العنوان لرجلٍ انتهى به المطاف ميّتًا، سينالون منكِ يا (إيركا).
    Atlantis'ten gönderilmesinin gerçek sebebini Ariadne öğrenirse... Open Subtitles لو علمتْ (أريادني) بالسبب الحقيقي ... (وراء تركه ل(أطلانطس
    Çünkü inkâr edebilme kozunu korumak için en iyi yolun bu olacağını biliyordu. Open Subtitles لأنها علمتْ أنّ الأفضل لها أن تحافظ على قدرة الإنكار
    Çok saygı duyulan, aylık bir haber dergisi yayınladığımı biliyordu. Open Subtitles ولقد علمتْ أنّي أنشر تحقيقًا شهريًّا يحظى باحترامٍ كبير.
    Gerçeği öğrendiğimde krala anlatacağımı biliyordu. Open Subtitles و حينما عرفتُ الحقيقة علمتْ بأنّي سأُخبر الملك
    Bu her şeyi değiştirir, yani o kraliyet kanından ve Ariadne bunu öğrenirse... Open Subtitles هذا يغيّر كلّ شيء, فهو يملك دماءً ملكية -لو علمتْ (أريادني )...
    Eğer annem bunu öğrenirse beni... Open Subtitles -إن علمتْ والدتي بذلك ...
    - Bayan Swan, başkan burada olduğunu öğrenirse... Open Subtitles -آنسة (سوان)، إن علمتْ بمجيئك ...
    Karını hiç terk etmeyeceğini biliyordu, bu yüzden o da sorunu kendi halletti. Open Subtitles علمتْ أنكَ لم تكن لتترك زوجتك لذا فقد تكفلت بالأمر من أجلك
    Soruşturmada çuvallayacaklarını ve Josh'a bir şey olmayacağını biliyordu. Open Subtitles لقد علمتْ أنَّهم سيتنائونَ في التحقيق وسيفلتُ "جوش" بفعلتهِ
    Cassie bana geldi, çünkü kimsenin yayınlamaya cesaret edemeyeceği hikâyesini basabilecek cesaretim olduğunu biliyordu. Open Subtitles جاءتْ (كاسي) إليّ لأنّها علمتْ أنّي سأمتلكُ الشّجاعة لنشر قصّتها في حين رفض الجميع فعل ذلك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus