O eğer siz ikiniz birlik olursanız, bunun kendisine büyük bir tehdit oluşturacağını biliyordu. | Open Subtitles | لقد علم انه لو أتحد كلاكما سيشكل هذا خطراً عليه |
İnsanların bir gün rahatını bozmak için geleceğini biliyordu. | Open Subtitles | لقد علم انه يوماً ما رجل سيأتي لإفساد راحتهِ |
Ailemiz onun çok az vakti kaldığını biliyordu. | Open Subtitles | عائلتنا كانت على علم انه لم يتبق لها الكثير من الوقت. |
WWE'ye ağır bir kin gütmeye başladı çünkü asla hayallerini kurduğu şampiyonluğu alamayacağını biliyordu. | Open Subtitles | وبدأ فى الاستياء من الدبليو دبليو اي. لانه علم انه لن يكون البطل ابدا طالما حلم بذلك. |
Ve hastalığı sebebiyle tüm gün bunu fark edemeyeceğini biliyordu. | Open Subtitles | وبسبب حالته علم انه قد لا يتعرف عليه عندما يأتي ذلك اليوم |
Eğer o çekik gözlüler saatini görürlerse elinden alacaklarını biliyordu. | Open Subtitles | "لقد علم انه إذا استطاع الأسيويون أن يضعو ايديهم على الساعة, كانو لياخذونها" |
Fazla trafik olmayacağını biliyordu. | Open Subtitles | لقد علم انه ستكون هناك زحمة خفيفة |
Ama o bugün meşgul... - Geç kalacağını biliyordu. | Open Subtitles | لكنه مشغول مع عميل - لقد علم انه سيأتى متأخراً - |
Hayır Eleanor, öleceğini biliyordu. | Open Subtitles | . كلا يا "الينور" علم انه سيموت |