Yani, eğer belirli bir sistem Üzerinde birkaç yıl harcarsanız, evet öyle. | TED | حسناً، إن قضيتم بضع سنوات تعملون على الأمر في نظامكم الخاص، فالأمر سهل. |
Ve evet, bunun için ÇSY'yi ölçmek için bir standartlaşma gerekiyor ve Üzerinde çalışıyoruz. | TED | ونعم، هذا يتطلب توحيد كيفية تقييم تلك قضايا، ونحن نعمل على الأمر. |
Hepsi bunun Üzerinde çalışıyor. Yerel FBI dahil. | Open Subtitles | نعم, كلهم يعملون على الأمر وكذلك الـ"إف بى آى" المحلى |
Elçilik olayı kapatmak istiyor. Anlaşılmaz sorular. | Open Subtitles | السفارة تريد التغطية على الأمر هناك أسئلة عن الغطاء |
Sana doğruyu söylememek için hiçbir sebebim yok. İkimizin de geleceği buna bağlı. | Open Subtitles | ليس لدي أي سبب لأخبرك بشيء خلاف الحقيقة مستقبل كلانا يعتمد على الأمر. |
Belki Ulusal Güvenlik Teşkilatı'na haber vermeliyiz. | Open Subtitles | ربما علينا أن نُعلم وكالة الأمن القومي. سأطلعهم على الأمر. |
Yani bir müddet bu olayı ört bas etmeye çalıştı ve sonra da bizi ağabeyine ispiyonladı, öyle mi? | Open Subtitles | حسناً .. اذن ، في الوهلة الأولى كانت تحاول التغطية على الأمر و بعدها قامت بالوشي بنا إلى شقيقها ؟ |
Bunun üstünde çalışan zeki, ...hem de çok zeki adamlarmız var. | Open Subtitles | لدينا قوم أذكياء يعملون على الأمر أذكياء حقاً |
Elindeki her şeyi buraya gönder. Üzerinde çalışacağız. | Open Subtitles | ارسلى كل شىء لديكِ الى هنا سنعمل على الأمر |
Üzerinde çalışıyorum. Her ihtimale karşı, bunun onu mutlu edeceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا أعمل على الأمر ولكن فقط للإحتياط لا أعتقد أن هذا سيبقيها سعيده |
Ama Üzerinde çalışırsak tamamen halledebiliriz bunu. Nasıl, Phil? | Open Subtitles | لكن ان عملنا على الأمر يمكن اصلاحه بالكامل |
Sanırım bir şey buldum. Üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنّني ربّما قد وقت شيء، أنا أعمل على الأمر. |
Stephie, Bu gece o dosya Üzerinde çalışıcağını sanmıştım. | Open Subtitles | ستيفي، إعتقدت أنكِ تعملين على الأمر القضائي الليلة؟ |
Hepsi bunun Üzerinde çalışıyor. Yerel FBI dahil. | Open Subtitles | نعم, كلهم يعملون على الأمر وكذلك الـ"إف بى آى" المحلى |
Bunun Üzerinde çalışmak zorundaydılar. | Open Subtitles | أعلم إنهم لابد أن يعملوا على الأمر. |
Apple bunun Üzerinde çalışıyor. | TED | وآبل تعمل على الأمر. |
İkimiz de birbirimizi suçladık, ama onca yıl sonra ilk kez olayı kapatma konusunda anlaştık. | Open Subtitles | أنا و هو , كنا نلقي بالوم على بعض لكن لأول مرة منذ سنوات أتفقنا أن نغطي على الأمر لأجل خاطرك |
buna alış Leonard. Bundan sonra böyle iyi görüneceğim. | Open Subtitles | أعتد على الأمر يا لينورد , سأبدو بهذه الأناقة من الآن وصاعداً |
Tabii ki, devam eden bir soruşturmanın içinde olduğum için, daha fazla bir şey öğrenirsem, size haber vereceğim. | Open Subtitles | بالطبع ، مازلتَ في منتصفِ تحقيقٍ كامل لذا حالما اعلم المزيد سأطلعكما على الأمر |
Onu insansız hava aracıyla öldürdüler ve şimdi ört bas ediyorlar ki bu aslında o kadar çılgınca değil. | Open Subtitles | قاموا بقتله بطائرة بدون طيّار، ويقومون بالتغطية على الأمر الآن، وهُو أمر ليس جامحاً للغاية. |
- Bunun üstünde çalışıyor. - Ben... bu biraz bende dursun. | Open Subtitles | حسناً , انه يعمل على الأمر - تمهل لحظة - |