Yakalanırsanız işkence görür, vurulur ve/veya asılırsınız. | Open Subtitles | إذا قبض عليك ستحصل على التعذيب او الشنق او تحصل على طلقة |
Eğer gerçekten sadistse daha çok işkence izi olurdu. | Open Subtitles | ان كان ساديا بالكامل ستوجد اشارات اخرى على التعذيب |
İşkence izi yok ve kanını boşaltmadan önce onu sakinleştirmiş. | Open Subtitles | لا علامات على التعذيب,و لقد خدرها قبل ان يجعلها تنزف حتى الموت |
Sonuçta olayın içinde ciddi yaralanmalar, işkence izleri, ısırma veya bir insan cesediyle cinsel ilişki olmuş olabilir. | Open Subtitles | مما يؤدي إلي إصابة خطيرة لبعض المشتركين أو محتوية على التعذيب و العض والتدخل الجنسي في جثة الانسان. |
Kimse işkence etmeye yanaşmıyor. Neden biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلم لماذا لمْ يجرؤ أحد على التعذيب حتّى الآن؟ |
Burada işkence için eğitilmiş insanlar var. | Open Subtitles | لدينا اشخاص هنا مدربين على التعذيب |
Gözleri patlamış ve işkence izleri varmış. | Open Subtitles | انفجار بالعينين وآثار على التعذيب |
İşkence konusundaki kısıtlamaları gayet iyi biliyoruz. | Open Subtitles | نحن ندرك قيودنا على التعذيب |
Bugün "Max"imum işkence hediyeni alacaksın. Seni Kont Salakula! Whoo! | Open Subtitles | على التعذيب الأقصى ايها الغريب (اوينز) |