"على السؤال" - Traduction Arabe en Turc

    • Sorduğun için
        
    • Sorduğum için
        
    • Sorduğunuz için
        
    • - Soruya
        
    • Soruma
        
    • soru
        
    • Bu soruya
        
    • bir soruya
        
    • Soruya cevap
        
    • şu soruyu
        
    • şu soruya
        
    • sorusuna
        
    Neredeyse son sınıf oldu, inanması çok zor. Sorduğun için teşekkürler. Open Subtitles إنها بالكاد تخرجت، إنه من الصعب تصديق هذا، شكراً على السؤال.
    Evet. İyiyiz. Sorduğun için sağol. Open Subtitles نعم نحن بخير ، نحن بخير شكراً لك على السؤال
    Kızımla bu tarz bir konuşma yapacağım aklımın ucundan bile geçmezdi ama Sorduğun için sag ol, bebeğim. Open Subtitles هذه ليست محادثة أود أن أجريها مع ابنتي نهائياً لكن مشكورة على السؤال, يا حلوتي
    Bak, beni ilgilendirmez, ve Sorduğum için affet, ve burnumu sokmam istemem, ama, kendini mutlu biri olarak görüyor musun? Open Subtitles حسناً، حسناً هذا ليس من شأني، وسامحني على السؤال و لا أقصد ألتطفل لكن هل تعتبر نفسك شخصاً سعيداً ؟
    Sorduğunuz için teşekkürler, aslında bir belgesel yapımcısıyım. Open Subtitles شكرًا لكم على السؤال أنا مساع مخرج أفلام وثائقية
    - İsmi Vick kimyasalları aslında. - Soruya cevap alayım. Open Subtitles "في الواقع ، اسمها "فيك الكيميائية - أجيبي على السؤال -
    Soruma cevap vermedin! 30 ila 40 taburu nereden çıkardın? Open Subtitles مازلت لم تجيب على السؤال لماذا تعتقد انهم 30 أو 40 جندى ؟
    Rehabilitasyon harikaydı. Sorduğun için sağ ol. Open Subtitles حسنا مخيم إعادة التأهيل كان عظيما , شكرا لك على السؤال
    Hayır, ama Sorduğun için teşekkürler. Gerçekten çok hoştu. Open Subtitles لا، ليس حقاً، لكن شكراً على السؤال ذلك لطيف حقاً
    Yani aptal duruşmam bitti, fakat Sorduğun için yinede teşekkürler. Open Subtitles لذا محاكمتي الخرساء انتهت , ولكن شكرا على السؤال
    Uyuyor şuan. Ben de iyiyim. Sağ ol Sorduğun için. Open Subtitles إنّه نائم, وأنا بخير شكراً لك على السؤال
    Sorduğun için seni suçlamıyorum, ...ama kabul edersin ki modu biraz öldürücü bir şey. Open Subtitles ، لاألومكِ على السؤال ، لكن، يجب أن تعترفي . إنّه أمر يقتل المزاج
    İşim harika gidiyor, Sorduğun için teşekkürler. Müşterilerim artıyor sürekli ama merak etmeyesin. Open Subtitles والعمل يتزايد، وشكراً لك على السؤال وقائمة عملائي في ازدهار
    Sorduğun için teşekkürler. Open Subtitles كل شيء بعين الاعتبار شكراً لك على السؤال
    Sorduğum için kusura bakma, bu gece, hoşuna gidecek başka bir şey mi yapacaksın? Open Subtitles الليلة، سامحيني على السؤال لديك شيء تفعلينه يمنحك التمتع؟
    Barda iki güzel kadın. Sorduğum için suçlayamazsınız. Open Subtitles امرأتين جميلتين في حانة لا تلوما الرجل على السؤال
    Sağlığım çok iyi, Bay Temple Sorduğunuz için sağ olun. Open Subtitles انا جيد جدا , سيد تمبل . شكرا على السؤال .
    Harika, efendim. Sorduğunuz için sağ olun. Open Subtitles بشكل رائع , سيدي شكراً على السؤال
    - Soruya cevap verin, hanımefendi. Open Subtitles أجيبي على السؤال سيدتي لا أعرف حقاً
    - Soruma cevap ver Seth. - Atıldım. Open Subtitles أجب على السؤال , يا سيث لقد طردت من المدرسة
    Cevap verdiğiniz soru tam olarak: Yanıldığınızı farkettiğinizde nasıl hissedersiniz? TED انتم تجيبون على السؤال .. ما هو شعوركم عندما تدركوا انكم مخطئون ؟
    Meteoroloji'den... 6 Aralık'a kadar gelen raporlar da... kayıtlara işlenmezse... Bu soruya itiraz edeceğim. Open Subtitles ..حتى يأتي تقرير مكتب الأرصاد الجوية ..التابع للمقاطعة ليوم السادس من ديسمبر و يُضم للسجل فأنا أعترض على السؤال
    bir soruya her zaman başka bir soruyla mı cevap verirsin? Open Subtitles هل دائمًا ما تجيبين على السؤال بسؤال آخر؟
    Büyük Soruya cevap veremem. Yardımlar iyi mi olur kötü mü olur bilemem TED لا يمكنني الإجابة على السؤال الأكبر، عما إذا كانت المساعدات مجدية أو لا،
    Ve sanırım bu örnekler şu soruyu gündeme getiriyor: Bu çalışmalar gerçek ölçeğe uyarlanabilir mi? TED وأظن أنه يسلط الضوء فعلا على السؤال: هل هذا حقا قابل للقياس؟
    Varsayımlar yapıyoruz, bunları denklemlere dönüştürüyoruz, simülasyonları çalıştırıyoruz, hepsi şu Soruya cevap vermek için: Varsayımlarımın doğru olduğu bir dünyada, ne görmeyi bekliyorum? TED نضع الافتراضات، ونحولها إلى معادلات، ونديرُ عمليات المحاكاة، كل ذلك لنجيب على السؤال: في عالمٍ تكون فيه افتراضاتي صحيحة ما الذي أتوقع رؤيته؟
    Biz halihazırda buradayız ve bu da ait olup olmadığımız sorusuna cevap veriyor. TED نحن جميعاً هنا بالفعل، وهذا يجيب على السؤال ما اذا كنا ننتمى أم لا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus