"على الطاوله" - Traduction Arabe en Turc

    • masaya
        
    • Masada
        
    • masanın üstüne
        
    • masanın üstünde
        
    • masanın üzerine
        
    • masanın üzerinde
        
    • Masanın üstündeki
        
    Yani şimdi masaya döktüğün sosu silince, Salmonella, Listeria, Shigella gibi bakteriler bırakıyorum. Open Subtitles إذاً.إذا كنت تريد أن تمسج تلك الصلصه التي على الطاوله الان سيخلف هذا بكتريا مثل السالمونيا و الليستريا و السياط
    - Bende. Menülerinizi masaya bırakın. Can kulağıyla dinlemenizi istiyorum. Open Subtitles لدي أنا ولكن يجب عليكم وضع القائمة على الطاوله لأني احتاج إنتباهكم الكامل
    O Masada doktoru saklamanı gerektirecek ne görmüş olabilirsin ki? Open Subtitles اقصد الي شفتيه على الطاوله خلاكي تبين تخفين انك دكتورة
    Kira parasını masanın üstüne bıraktım. Open Subtitles لقد وضعت النقود الخاصه بالأيجار على الطاوله
    kesin kanaatime göre, zehirlemiş, şu kartı ve masanın üstünde duran şu ilginç şekilli enstrümanı. Open Subtitles التى هى بالتاكيد مسمومه تلك البطاقه و تلك الاله الغريبه كانوا على الطاوله
    Ama her yemeğe gittiğimizde telefonunu yüzüstü koyuyorsun masanın üzerine Open Subtitles - نعم - عندما تحصل على العشاء تجلس على الطاوله
    masanın üzerinde yemek ve dumanı tüten bir teneke fincan varmış. Open Subtitles كان يوجد طعام على الطاوله واكن يوجد كوب قهوة ساخن
    Lütfen. - Masanın üstündeki silah senin için. - Seni tanıyorum. Open Subtitles أرجوكى , ما على الطاوله هو لكى _ أنا أعلمك _
    Sixteen Candles'daki gibi masaya oturup yiyebilir miyiz? Open Subtitles يمكننا أن نأكلها بينما نجلس على الطاوله مثلما في السموع الستة عشر
    Dinleyin, şimdi telefona cevap vermem lazım sonra, bu masaya oturup bir aile gibi, yemeğimizi yiyeceğiz. Open Subtitles حسنا, يجب أن أستلم المكالمه, لكن, بعدها سنجلس جميعا على الطاوله. وسنأكل العشاء كعائله.
    Tas tamam kaybetmek üzeresin, kardeşim neden topu masaya koymuyorsun ve ödemeni yapmıyorsun. Open Subtitles اسمع يا اخى انت على وشك خساره مباراه عادله لما لا تدفع الان وتضع الكره على الطاوله ؟
    Hayır, hayır, foleyi takarsan, bu adam kan kaybedip Masada kalabilir. Open Subtitles لا لا لا داعي للقسطرة هذا الرجل سينزف وسيموت على الطاوله
    Koltuğumun yanındaki Masada durması konusunda anlaşmıştık. Open Subtitles أظن أننا قد إتفقنا أن يكون مكانه على الطاوله بجانب كرسيي
    Eve gittiğimde, içeri girince annemin Masada yemeği olduğunu Open Subtitles عند عودتى للمنزل أعرف ان امى وضعت العشاء على الطاوله
    Al şunu masanın üstüne koy. Kirlensin istemiyorum. Open Subtitles هاك ، وضعها على الطاوله أنا لا أريدها ان تتسخ
    Bıçağı masanın üstüne koy ve ellerini yukarı kaldır. Open Subtitles - ضع السكين على الطاوله و ارفع يداك عالياً
    Sesini alçalt ve masanın üstüne yat. Open Subtitles اخفض صوتك , و استلقي على الطاوله
    Odamdaki masanın üstünde gözlüğüm var. Open Subtitles يا غلام ، على الطاوله فى غرفتى ستجد نظارتى
    Sanırım size bunu göstersem daha iyi olur daha fazla bekleyemem, parayı masanın üstünde görmek istiyorum. Open Subtitles أظن أنه سيكون مقبولاً أن أريكم هذه يا أصدقاء لا أريد سماع المزيد بعد الآن أريد رؤية النقود على الطاوله
    Onu arayıp mükemmel olduğumu söyleme, bana numarasını da verme sadece telefonunu masanın üstünde bırak ve gidip bir şeyler atıştır. Open Subtitles وتخبريها بمدى روعتي ولا تعطيني رقمها فقط ضعي هاتفك على الطاوله و تناولي شيئاً
    Şimdi o silahı masanın üzerine bırakıp izin ver ki akşam eğlencemize başlayalım. Open Subtitles والان فلتضع ذلك السلاح على الطاوله ودعنا نستهل هذه الامسيه المسليه
    Şimdi sıkıca tutun ve masanın üzerine itin. Open Subtitles الان ارفعوه , واسحبوه على الطاوله
    Ameliyathaneye en son girdiğimde masanın üzerinde yatıyordum Dawn. Open Subtitles .دوان,اخر مره كنت فى غرفة العمليات هذه,كنت على الطاوله
    Lütfen. - Masanın üstündeki silah senin için. - Seni tanıyorum. Open Subtitles أرجوكى , ما على الطاوله هو لكى _ أنا أعلمك _

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus