"على العدالة" - Traduction Arabe en Turc

    • için adaleti
        
    • Adalet Takımı'nın
        
    • adaletin
        
    • adaletli bir yer
        
    • Ben kendim adaleti
        
    • adalete erişim
        
    Bir gün, annemi öldüren kişiyi bulup babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Bir gün annemi öldüren kişiyi de bulacağım ve babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي
    Kanunları izlemeye çalıştı... ama tecavüzden sonra Gab için adaleti sağlayamadık. Open Subtitles حاول إتباع القانون لكن ليس بإمكاننا الحصول على العدالة من أجل غاب بعد إغتصابها
    "Adalet Takımı'nın önceki bölümünde..." Open Subtitles المرأةالمعجزة: سابقا على العدالة الجامعة...
    adaletin ve adalet fikrinin sonuna kadar savunulması. Open Subtitles ألا وهو السعي للمحافظة على العدالة ومفهوم العدالة
    Onlardan duyulan korku, Mavi Dünya'yı yüzyıllardır adaletli bir yer kılıyormuş. Open Subtitles خشيتهم حافظت على العدالة في العالم الأزرق لقرون
    Öldürüldüğünü adalete bildirmek sadece katili yakalamayı zorlaştırır. Ben kendim adaleti sağlayacağım. Open Subtitles تنبيه القاتل سوف يصعب من الإمساك به سأحصل على العدالة
    Tıpkı sağlık ve eğitim gibi adalete erişim de hükümetin halkına borcu olan şeylerden biri olmalı. Ne zengin ne de fakir ülkelerde bu duruma yakınız. TED تمامًا مثل الصحة أو التعليم، الحصول على العدالة يجب أن يكون من الأشياء التي تدين بها الحكومات لشعوبها، ونحن لسنا قريبين من ذلك، سواء أكنا فى بلاد غنية أو فقيرة.
    Bütün hayatımı babam için adaleti sağlamaya adadım. Open Subtitles لقد سخرت حياتي للحصول على العدالة بحق أبي
    Bir gün annemi öldüren kişiyi bulacağım ve babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Bir gün, annemi öldüren kişiyi bulacağım. Ve babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Bir gün annemi öldüren kişiyi bulacağım ve babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Bir gün annemi öldüren kişiyi bulacağım ve babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Bir gun annemi olduren kisiyi bulacagim ve babam için adaleti saglayacagim. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Bir gün annemi öldüren kişiyi bulacağım ve babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Bir gün annemi öldüren kişiyi de bulacağım ve babam için adaleti sağlayacağım. Open Subtitles "وذات يوم، سأجد الشخص الذي قتل والدتي، وأحصل على العدالة لوالدي"
    Nightingale'i yakalamak ve tüm kurbanları için adaleti sağlamak için dur durak bilmeden çalışıyoruz. Open Subtitles نحن نعمل على مدار الساعة للقبض على "العندليب" والحصول على العدالة لجميع ضحاياه
    "Adalet Takımı'nın önceki bölümünde..." Open Subtitles المذيع: سابقا على العدالة الجامعة...
    "Adalet Takımı'nın önceki bölümünde..." Open Subtitles المذيع: فيالسابق على العدالة الجامعة...
    Ben de onları adaletin sağlanacağına inandırdım ama başaramadım. Open Subtitles و تركتهم يعتقدوا بأنه من حقهم أن يحصلن على العدالة .. و لكننا خذلناهم
    Onlardan duyulan korku, Mavi Dünya'yı yüzyıllardır adaletli bir yer kılıyormuş. Open Subtitles وقد حافظ الخوف منهم على العدالة فى (العالم الأزرق) لقرون
    Öldürüldüğünü adalete bildirmek sadece katili yakalamayı zorlaştırır. Ben kendim adaleti sağlayacağım. Open Subtitles تنبيه القاتل سوف يصعب من الإمساك به سأحصل على العدالة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus