"على جسدي" - Traduction Arabe en Turc

• vücudumda
• üzerime
• vücudumun üzerinde
• vücudumu

Yavaşça vücudumda aşağı indi ve vajinamın olduğu yerde durdu.
انزلقت ببطأ على جسدي و انتهت حيث موضع مهبلي.

Bak, vücudumda hiçbir iz ya da işaret yok.
أنظروا: لا يوجد أي آثار أو علامات على جسدي

Beni zemine gerdiler. vücudumda ateşler yaktılar.
لقد مدّدوني على الأرض ووضعوا نيرانًا صغيرة على جسدي.

Çünkü öyle bir kaşıntım var ki inanamazsın. Sanırım bir şey üzerime yumurtladı.
لأنّني مصاب بحكة غير معقولة أعتقد أنّه قام بوضع البيض على جسدي

Ben de üzerime işletecektim aslında ama vaktim yoktu.
كنت أود وشمها على جسدي لكنني لم أجد الوقت

Düşünebildiğim tek şey ellerinin vücudumun üzerinde olması.
كل ما يسعني التفكير فيه يديك وهما على جسدي

Yani ben öldüğümde sonsuzluk mantarları vücudumu tanıyacak ve onu yiyebilecek.
وعندما أموت، سيقوم الفطر اللامتناهي بالتعرف على جسدي ويتمكن من أكله.

Bir ara vücudumda sanki üç el var gibiydi ve hiçbiri de benim değil gibi geliyordu.
في لحظة شعرت ان هناك ثلاث ايد على جسدي ولا واحدة منها تخصني

vücudumda gördüğün sayısız yaralar bile senin o güzel minik polisinin davranışları kadar acıtmadı.
لا شيء من الجروح الرأيسيه تظهر على جسدي انها تؤلم اكثر من العلاج الذي تلقيته على ييدي صغيرك حامي القانون

Biliyor musun, kendimi seksi hissediyorum. Bu ipek pijamaları giyince sanki bütün vücudumda kelebekler geziyormuş gibi hissediyorum. Başka ne bütün vücudunda kelebekler dolaşıyor gibi hissetmeni sağlar biliyor musun?
اتعرفين اشعر باني مثير هذه البيجاما الحريرية كالقبلات برموش العينين على جسدي باكمله اتعلم مالذي يشبه ايضا قبلات الرموش على جسدك باكمله؟ ماذا؟

Sabun bütün vücudumda kayıyor.
" بينما تنزلق قطعة الصابون على جسدي الساخن "

Bütün bunları vücudumda taşımak istiyorum.
أريد كل هذه العلامات على جسدي

vücudumda, ruhumda.
على جسدي. في روحي.

vücudumda bir köle damgası var.
لدي علامة العبد على جسدي

Ve şimdi de bütün vücudumda döküntüler var.
و الآن هناك طفح على جسدي كله

Jeep'e geçirmeden önce onları kendi vücudumda taşıyordum ama onlar sadece seçilmiş kişi için yapılmıştı.
لقد حملت الوشم على جسدي قبل (أن ينتقل إلى (جييب و لكنّه لطالما كان يعود أمره إلى الشخص المُختار

Aletini üzerime daha rahat sürtsün diye, külotlu çorap giymemi istedi.
وقد قال أن لبس الملابس الضيقة سيجعل آثار إفرازاتها تلصق على جسدي.

Senin için üzerime kızıl bir J işledim, Jessica.
رسمت على جسدي حرف "ج" قرمزيّ من أجلك أنتِ يا (جيسيكا)

- kendi vücudumun üzerinde durduğumdu.
كنت واقفاً على جسدي

Damarlarıma girdiği anda sanki Tanrı tüm vücudumu doldurmuş gibiydi.
لحظة دخولها لشراييني كانت بمثابة قوة إلهية استحوذت على جسدي