"على حق عندما" - Traduction Arabe en Turc

• haklıydı

Belki de senin çıkmana sinirlenen hemşire haklıydı.
ربما كانت تلك الممرضة على حق عندما غضبت لأنك غادرت

Arkadaşım sizin şu kötülük sevdanızda haklıydı.
صديقى كان على حق عندما قال بأنكم لديكم نفس قاتمه اللون

Sanırım babam beni, en büyük hayali ortaokul müdürü olmak olan biriyle evlenmemem konusunda uyarırken haklıydı.
أعتقد أن أبي كان على حق عندما حذرني من الزواج من شخص حلمه أن يكون مدير مدرسة أعدادية

Şaka yapıyorsunuz dediğinde çok haklıydı.
لقد كانت على حق عندما قالت: "أنتم مدعاة للمرح"

Pépinot inandığı şeyde haklıydı.
لقد كان ببينو على حق عندما صدّق ذلك

Herkes hayatında... böyle bir ânı bir kez -benim durumumda bir kaç kez- yaşadığını söylediğinde haklıydı.
كان على حق عندما قال في حياة الجميع هناك وقت أو، في حالتي، مرات عديدة...

Mao haklıydı ellerinde silah olmadan bizimle asla pazarlık yapmazlar
"ماو" كان على حق عندما قالَ، بدون أسلحة بأيديهم. "شيانغ"، لن يتفاوضَ أبداً معنا

Nicole dönüştüğüm kişiyi tanıyamadığını söylerken haklıydı.
( نيكول) كانت على حق عندما قالت أنها لم تتعرف على الشخص الذي أصبحت