Tamam, peki. Geçen hafta içki içmek için buluştuk. | Open Subtitles | حسناً ، لقد ألتقينا على شرب الشراب الأسبوع الماضي |
Babam dedi ki; birayı sevmeyi başlamadan önce içmek için kendini zorlarmış. | Open Subtitles | أبى أرغم نفسه على شرب الجعة قبل أن يحبها |
Slurpee içmek için biraz yaşlı değil misin, moruk? | Open Subtitles | ألستَ كبيراَ على شرب عصير الكرز؟ |
Don eskiden Soju içerdi, bir Kore içkisi. | Open Subtitles | لاتعتادي على شرب السوكو , انها كحول كورية |
Baban bir şişe burbon içerdi ve buna kahvaltı derdi. | Open Subtitles | -كان والدكِ معتادا على شرب زجاجة من الويسكي وكان يعتبرها وجبة الإفطار |
Alma, bira içmek için yaşın daha çok küçük. | Open Subtitles | الما انك صغيره جدا على شرب البيره |
Sen çok fazla vodka içmek için benzorlamadım ya da"Dünya'nın En İlginç Adamı." posteriyle yiyişmen için de. | Open Subtitles | أنا لم أجبرك على شرب الكثير من الفودكا أو التغازل مع ذلك الملصق "لـ "أكثر الرجال تشويقاً في العالم |
- İçmek için biraz erken değil mi? - İçmek için değil | Open Subtitles | الوقت باكر قليلًا على شرب الخمر، صحيح؟ |
- İçmek için biraz erken değil mi? | Open Subtitles | الوقت باكر قليلًا على شرب الخمر، صحيح؟ |
Bira içmek için biraz küçük değil misiniz? | Open Subtitles | ألستَ صغيراَ على شرب البيرة؟ |
Kahve içmek için çok küçüksün. | Open Subtitles | أنت صغيرة جدا على شرب القهوة! |
Eskiden çok içerdi. | Open Subtitles | اعتاد على شرب الكثير. |