Yüzünde, ellerde ve göğsündeki yaralar ise kendi kendine iyileşiyor. | Open Subtitles | الندب على وجهك على أيديك، على أقدامك، على صدرك هم، يبدون لكي يكونوا تصليح أنفسهم. |
Ağzından bir yanlış söz daha çıkarsa göğsündeki o rozeti söker çıkarırım. | Open Subtitles | عبارة أخرى مغلوطة تخرج من فمك و سأنزع تلك الشارة من على صدرك المنتفخ |
Yarın akşam benimle giriş hangar güvertesinde tören için buluş ve bırak göğsüne lanet bir madalya takayım. | Open Subtitles | وتقابلنىفىحظيرةالطائراتغداً مساءاًلأجلهذهالمراسم , وتدعنى أضع الوسام اللعين على صدرك ؟ |
Oh, onlara seks sırasında göğsüne nasıl havlu koyup, kıllarının cildimi tahriş etmesinden kurtulduğumu anlat. | Open Subtitles | أخبرهم كيف أني أضع منشفة على صدرك ..عندما نمارس الجنس لكي لا ُأحرق من السجاد هذا سيجعلهم يُشفقون علي |
Bir doktor şöyle demişti; Göğsünde bir fil otururken nefes almaya çalışmak gibi bir şey. | TED | انها في الاساس مثل محاولة التنفس ، كما قال طبيب في حين وجود فيل واقفٌ على صدرك |
Göğsünüzdeki bandajı, her saat, değiştirmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تغير الضمادة على صدرك كل ساعة |
göğsündeki morluklar, sana yaptığım beyhude kalp masajı yüzünden oldu. | Open Subtitles | الكدمات على صدرك ستبدو و كأنها آثار إنعاش |
göğsündeki o beni aslında kontrol etsek çok iyi olur. | Open Subtitles | حسناً، في الحقيقة، الشامة على صدرك هي شيء نحتاج أن نفحصه |
Sochi aksanın, göğsündeki yıldız dövmesi kurşun yaraları dik dik bakman. | Open Subtitles | لهجة السوتشي، ووشم النجمة على صدرك وجرح الرصاصة |
Eğer göğsündeki o küçük yıldızın ve kılıfındaki tabancanın benim vadimde istediğini söyleme hakkını verdiğini sanıyorsun... | Open Subtitles | وتظن هذه النجمة على صدرك والسلاح في جرابك يسمح لك القول ما تريد قوله في بستاني ؟ |
Bu adil değil. göğsündeki işaretten haberi yok ki. | Open Subtitles | هذا ليس عدلا ، هو لا يعلم بشأن العلامة على صدرك |
Bu adil değil. göğsündeki izden haberi yok. | Open Subtitles | هذا ليس عدلا ، لا يعلم بشأن العلامة على صدرك |
Ve eğer büyük bir yaratık gelip göğsüne yatarsa işte o benim kedim. | Open Subtitles | وإذا جاء وحش ذو فرو كبير وجلس على صدرك فإنها قطتي |
Eğer kavga ettiyse sorun yok ama korkarım ki birisi öylece göğsüne eleştiri yazısı döşemiş. | Open Subtitles | سيكون جيداً له إذا قاتل لَكنِّي أَشْكُّ بأنّ شخص ما فقط وضع تعليقه على صدرك |
Çenen göğsüne düştüğünde ve her tarafın salya olduğunda benimle bu boyun yastığı için kavga edeceksin. | Open Subtitles | ستتشاجر معي من أجل وسادة العنق تلك عندما يكون ذقنك على صدرك و يكون هناك لعاب على قميصك كله |
Kahraman olacaksın. Şimdi ne olacak? göğsüne madalya mı istersin; | Open Subtitles | إذن ماذا سيكون, وسامٌ على صدرك أم طلقة تخترقه؟ |
göğsüne aldığın darbe ciğerlerinde kanamaya neden oluyor. | Open Subtitles | الصدمة التى اخذتها على صدرك قد سببت النزيف على رئتيك |
Eminim, Göğsünde çekmem gereken bir ip vardır. | Open Subtitles | أنا أتوقع أن لديك خيط صغير على صدرك لكي أسحبه وأرتد للخلف |
Yaklaşık 3m yüksekten düşen üç bowling topunun Göğsünde yarattığı... etkiyi kafanda canlandırabilirsen... yaşadıklarımı az çok anlayabilirsin. | Open Subtitles | لو كنت تستطيعين تصوّر تأثير وقوع ثلاث كرات بولينغ على صدرك من ارتفاع 9 أقدام، قد تستطيعين معرفة شعوري بالتقريب. |
Lincoln'un kucağında nikotin bantları ile kaplanmış, Göğsünde bir tabela varmış. | Open Subtitles | مستلقياً في ساحة لينكولن مغطى بـ رقع النيكوتين مع إشارة على صدرك |
- Göğsünüzdeki kan mıdır? | Open Subtitles | هل هذا دمٌ على صدرك ؟ |
En son ne zaman göğüs röntgeni çektirdin? | Open Subtitles | متى كانت آخر مرة قمت بعمل أشعة أكس على صدرك ؟ |
Siz burada göğsünüzde beş yıldızla oturuyorsunuz. Kimin peşinde olacaklar sanıyorsunuz? | Open Subtitles | تجلس هنا مع خمسة نجوم على صدرك تعتقد الى من سيأتون بعد ذلك ؟ |
Bunu her zaman kalbine yakın tutmalısın. | Open Subtitles | دوما .. ابقيها على صدرك |