Muharebe varmış. Su Kabilesi savaşçıları bir grup ateşbükücü tarafından pusuya düşürülmüş. | Open Subtitles | كانت هنا معركة, محاربي قبيلة الماء أغاروا على مجموعة من مخضعي النار. |
Ama bir grup robot arıları süper kahraman aleti kullanarak alt ettik bunun uğruna bir beşlik çakılmazsa neye çakılır bilmem. | Open Subtitles | ولكن نحن فقط الفوز على مجموعة من النحل الروبوت باستخدام دوهيكي خارقة ، وإذا كان هذا هو يست عالية خمسة يستحق، |
Şerif psikopatın teki ve ben de ona sadece özgür olmak isteyen bir grup insanı yakalamasında yardım ettim. | Open Subtitles | شريف هو سوسيوباث وأنا فقط ساعدته والاستيلاء على مجموعة من الأبرياء الذين جريمة فقط كان يحاول أن يكون حرا. |
Ama bugün Sette olduğum için gelemem, ben de sizin unuttuğunuzu sandım. | Open Subtitles | ولكن لا أستطيع 'السبب أنا على مجموعة اليوم، لذلك أنا أحسب فقط نسيت يا رفاق. |
Ben Sette kalmak için emin olacak. | Open Subtitles | سوف نتأكد من أن يبقى على مجموعة. |
O da üniversitede koleksiyonunu böyle toparlamış. | Open Subtitles | هكذا حصلت على مجموعة أحذيتها الرائعة في الجامعة |
Şans eseri buldum, bir hacker haber grubu tarafından yönlendirildim. | Open Subtitles | تَعثّرتُ فوقه , أنا حُذّرتُ على مجموعة أخبار لصِّ كومبيوتر. |
bir grup sıralanımın entropilerini ortaya koyan bir grafiğimiz var. | TED | هنا رسم بياني للالانتروبيا تم بناءه على مجموعة كبيرة من النصوص. |
Fikirleri milyonlarca insanın yaşamını etkileyecek bir grup insana gösterdik. | TED | وعرضناه على مجموعة من أصحاب القرار في قضايا تؤثر على ملايين الناس |
Geçen yılın sonlarında bir grup gazetecinin karşılaştığı zorluk buydu. | TED | كان ذلك تحدياً توجب على مجموعة من الصحفيين مواجهته في أواخر العام الماضي. |
Fakat panayır görevlileri domuzlar için endişelenirken Maryland sağlık dairesi panayıra giden bir grup hasta insan için endişeleniyordu. | TED | لكن بينما قلق مسؤولو المعرض على الخنازير، انصب اهتمام وزارة الصحة في ماريلاند على مجموعة من زوار المعرض |
olduğunu unutuyoruz. Değişiklik yapmak sadece bir grup insanın değil, hepimizin görevidir. | TED | صُنع التغيير غير مقتصر على مجموعة واحدة من الناس: بل بيد كل واحد منا. |
Kaderin cilvesi, kendimi bir grup Fransız General'in ortasında bulurken onların derhal teslim olmalarını sağladım ve bu beni bir kahraman yaptı. | Open Subtitles | ومصادفةً، قد هبطت على مجموعة من الجنرلات الفرنسيين، آل ذلك إدى الاستسلام الفوري للعدو، وجُعِلتُ بطلاً. |
Babanın kardeşlerini görürüm ve belki seni Sette ziyaret ederim. | Open Subtitles | رؤية الإخوة papa¡ وربما زيارة لك على مجموعة. |
Sette film sahnesindeyim. | Open Subtitles | أنا على مجموعة تصوير المشهد. |
Oyuncak kafa koleksiyonunu yaktım. | Open Subtitles | أضرمت النار على مجموعة تماثيله المزركشة. |
Aramızdan kim, milyon dolarlık bir mücevher koleksiyonunu görmek ister? | Open Subtitles | من هنا يريد أن يلقى نظرة خاطفة... على مجموعة مجوهرات.. بعدة ملايين دولار ؟ |
“Ortak standartlar grubu ve davranış kuralları üzerinde… …ne yapacağımız hakkında anlaştık. Mülkiyetimiz ya da kontrolümüz… | TED | فاتفقوا و قالوا: الذي سنقوم به اننا سنتفق على مجموعة من المعايير، ميثاق شرف |
Sonrasında, bu tarz araştırmaları küçük bir hasta grubu üzerinde uygulamalısınız. | TED | ومن ثم، عليك القيام بهذا النوع من الدراسة على مجموعة قليلة العدد من المرضى. |