Sizlere olabildiğince stressiz bir ortam sağlayabilmek için bu şekilde tasarlandı. | Open Subtitles | صُمِّمَت على هذا النحو لتكون خالية من الإجهاد بقدر الإمكان لِتناسبكم. |
Belki bu şekilde varlığını gösterirse... tekrar beraber geri döneceklerini sanıyor. | Open Subtitles | ربما يعتقد انه بعرض نفسه على هذا النحو سيجمعهم سويّة ثانية |
Zar ateş gibiydi, o da o şekilde sürmesini sağladı. | Open Subtitles | ، النرد كان مُشتعلاً و هي أحتفظت به على هذا النحو |
Dün gece ilk kez o şekilde baş başa kaldık. | Open Subtitles | ليلة أمــس كــانت المــرة الأولــى التي نكون فيها وحدنا على هذا النحو |
Bugünlerde hiç kimse ebeveynlerinin mezarlarına bu kadar iyi bakmıyor. | Open Subtitles | لا أحد يزور قبر ذويه على هذا النحو هذه الأيام. |
Uyuyamadığım zamanlar içim içimi yiyor Böyle devam edersem, halim ne olacak diye. | Open Subtitles | كثيرا ما أتساءل ، عندما لا أستطيع النوم ، ماذا سأصيح إذا بقيت على هذا النحو |
Fakat burası onun işyeri ve Öyle de kalmalı | Open Subtitles | ولكن هذا هو مكان عمله ويجب أن يبقى على هذا النحو |
Dünyadaki herhangi bir jüri bile bunu bu şekilde anlar. | Open Subtitles | أي هيئة محلفين في العالم ستنظر للأمر على هذا النحو. |
Hayatta kalmak için insanlarla mesafemi açtım. bu şekilde kalmasını istiyorum. | Open Subtitles | لقد فعلتُ الكثير لأظلّ حياً أرزق، وأودّ البقاء على هذا النحو. |
bu şekilde, karmaşıklık adım adım artar. | TED | و على هذا النحو يُبنى التعقيد مرحلةً على مرحلة. |
İşimin bir parçası olarak, birçok yatırımcı ile konuşuyorum ve hepsi durumu bu şekilde görmüyorlar. | TED | أتحدث مع كثير من المستثمرين بحكم طبيعة عملي، والكثير منهم لا يرون الأمور على هذا النحو. |
Bu yaklaşımla, bugün böyle görünen bir alanı alıp bu şekilde görünen bir yere dönüştürebilirsiniz. | TED | وباتباع هذه المقاربة،يمكنك أن تأخذ موقعا والذي يبدو على هذا النحو وتحوله إلى مكان يبدو على هذه الشاكلة. |
Bu nedenle Subaylar Kulübünde o şekilde davrandım. | Open Subtitles | من اجل ذلك تصرفت معك فى نادى الضباط على هذا النحو |
Çünkü o şekilde davranıyorum, değil mi? | Open Subtitles | ذلك بسبب أننى أتصرف على هذا النحو أليس كذلك ؟ |
Ayrıca, bu olay o şekilde sonuçlanırsa... kahraman olmazsın. | Open Subtitles | و هذا واحد من مليون شيء ثانياً إذا انتهى الأمر على هذا النحو فمهما حدث لن تصبح البطل ستصبح سخصاً تافهاً حاول أقسى الطرق |
kesinlikle bağlanmış, ama o şekilde kalmamış. | Open Subtitles | بالتأكيد كان مُقيد ولكنه لم يستمر على هذا النحو |
Bugünlerde hiç kimse ebeveynlerinin mezarlarına bu kadar iyi bakmıyor. | Open Subtitles | لا أحد يزور قبر ذويه على هذا النحو هذه الأيام. |
Sikiniz ancak kızlara yeter, ama beni bu kadar kolay indiremezsiniz. | Open Subtitles | هناك الملاعين الذين يغتصبون الفتيات، لكنني لا ننكب على هذا النحو. |
Böyle devam edersem kafayı yiyeceğim! | Open Subtitles | أنني سرت على هذا النحو يا رجل، سوف أفقد عقلي. |
Kimse Springfield'da olduğumuzu bilmiyor, ve Böyle devam etmesini istiyoruz. | Open Subtitles | لكن انظر ، لا أحد يعلم بوجودنا هنا ونريد أنّ نبقي الأمر على هذا النحو |
Öyle de kalsın isterim. Toledo'daymış. | Open Subtitles | لا شيء، أفضل اِبقاء الأمور على هذا النحو. |