"عليك أن تفعلي" - Traduction Arabe en Turc

    • yapmak zorunda
        
    • yapmalısın
        
    • yapmana gerek
        
    • yapmak zorundasın
        
    Her an bir şey yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك أن تفعلي شيئاً دائماً
    - Bunu yapmak zorunda değilsin anne. Open Subtitles -ليس عليك أن تفعلي هذا، أمي -أفعل ماذا ؟
    Bunu yapmak zorunda değilsiniz. Onu ilgilenir. Open Subtitles لا يجب عليك أن تفعلي هذا أنا سأهتم به
    Ama teklifini düşünmemi istiyorsan, benim için bir şey yapmalısın. Open Subtitles ولكن إذا أردت أن أقبل عرضك عليك أن تفعلي شيء في البداية.
    Ama suçlu hissetmeden önce bir şey yapmalısın. Open Subtitles لكن عليك أن تفعلي شيئا قبل أن تحسّي بالذنب
    Gerçekten bir şey yapmana gerek yok. Aman tanrım, Erik. Open Subtitles لا , لا آشلي لا عليك أن تفعلي شيء حقا
    yapmana gerek yok; Aynı sahneyi paylaşıyoruz. Open Subtitles ، لا يجب عليك أن تفعلي هذا . نحن سنغني على المنصة ذاتها
    Neden hep bir şey yapmak zorundasın? Open Subtitles لما عليك أن تفعلي شيئاً دائماً؟
    Tatlım, bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles عزيزتي ، ليس عليك أن تفعلي ذلك
    Anne, bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles أمي, لا يجب عليك أن تفعلي هذا.
    Biliyorsun, bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles . تعلمين ، ليس عليك أن تفعلي هذا حقاً
    Grace, ailenin yapmanı istediği her şeyi yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك أن تفعلي كلّ مايقوله لك أبويك يا (غرايس)
    Ayrıca bunu yapmak zorunda kalmayacaksın Gillian. Open Subtitles وليس عليك أن تفعلي ذلك، جيليان.
    - Bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك أن تفعلي هذا، أنت تعلمين؟
    Çok tatlısınız. Bunu yapmak zorunda değilsin Robin. Sigara içmek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك أن تفعلي هذا يا (روبن) ليس عليك أن تدخني
    Bu sapık herif bizi vurmadan önce bir şey yapmalısın! Dur! Open Subtitles عليك أن تفعلي شيئا قبل أن يقوم المطارد المجنون بإطلاق النار علينا
    Eğer eve dönme ve ailene kavuşma şansın varsa, bunu yapmalısın. Open Subtitles إذا كان لديك فرصة للعودة إلى الديار وترى عائلتك. عليك أن تفعلي ذلك.
    Bunu şimdi yapamam. yapmalısın! Open Subtitles لا أستطيع القيام بهذا الآن - عليك أن تفعلي -
    Bunu yapmana gerek yok. Okula otobüsle gidebilirim. Open Subtitles ليس عليك أن تفعلي ذلك, أستطيع أن أذهب للمدرسة بالحافلة
    Bütün bunları yapmana gerek yoktu. Open Subtitles ما كان لازماً عليك أن تفعلي كلّ هذا
    Benim için rol yapmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليك أن تفعلي ذلك ليس لي
    Neden hep böyle yapmak zorundasın? Open Subtitles لماذا عليك أن تفعلي ذلك دائماً؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus