"عليك شراء" - Traduction Arabe en Turc

    • alman lazım
        
    • almalısın
        
    • almalısınız
        
    • almak zorunda
        
    • alman gerekecek
        
    • satın almak zorundasın
        
    Ama iyi yerler kapılmadan önce biletleri alman lazım. Open Subtitles أجل، لكن عليك شراء التذاكر قبل أن تحجز جميع المقاعد الجيدة.
    - Onu telefondan alamadım. - Caller I.D. alman lazım. Open Subtitles لم أستطع جعلها تقفل الخط - عليك شراء جهاز كشف المتصل -
    Teşekkürler. Sen de bir tane almalısın. ve sonra kapkaççılığa başlarız. Open Subtitles شكراً، عليك شراء واحدة أيضاً حينها نستطيع انشاء شلة للدراجات قد نلقبها ملح وفلفل
    Ama problem şu ki öncelikle işleme yapılacak şeyi almalısınız. Open Subtitles المشكلة الوحيدة هي ، يجب عليك شراء شيء أولاً من أجل الحصول على قطعة التي ترغب في وضع النقش عليها.
    Ne de sen. Aynı elbiseyi almak zorunda kalmazdın. Open Subtitles ولا حتى أنتِ لم يكن عليك شراء نفس الفستان
    Eğer bir daha çıkacaksak kendine bir elektrikli sandalye alman gerekecek. Open Subtitles لو تريدين موعد ثاني، عليك شراء كرسي كهربائي
    Birşeyler satın almak zorundasın. Open Subtitles عليك شراء شئ, فى جميع الأحوال
    - Bilet alman lazım dostum! Open Subtitles عليك شراء تذكرة !
    Sana anlattığım evi almalısın. Open Subtitles يجب عليك شراء المنزل الذي كنت أقول لك عنه
    Artık bir evi olma vakti geldi. Bence bir sesli harf satın almalısın. Open Subtitles حان الوقت لمنحها منزل. أعتقد أنه عليك شراء حرف علة.
    Bence ona çiçek almalısın çünkü adam öldü. Open Subtitles أظن أن عليك شراء أزهار له، لأنه ميت.
    Ama problem şu ki öncelikle işleme yapılacak şeyi almalısınız. Open Subtitles المشكلة الوحيدة هي ، يجب عليك شراء شيء أولاً من أجل الحصول على قطعة التي ترغب في وضع النقش عليها
    En azından bir şey almalısınız. Open Subtitles يجب عليك شراء شيئاً واحداً على الاقل
    Yeni bir tane satın almalısınız bayan. Open Subtitles عليك شراء واحدة جديدة آنسة؟
    Dur tahmin edeyim, yeni bir güvenlik şirketi satın almak zorunda kaldın. Open Subtitles دعني أحزر، كان عليك شراء شركة أمنيّة أخرى.
    Kendi biranı kendin almak zorunda kalacaksın. Open Subtitles عليك شراء البيرة بنفسك أيها الشاذ
    Bana hediye almak zorunda değildin, Fry. Open Subtitles لم يتوجب عليك شراء هدية لي
    Yolda bir tane alman gerekecek. Open Subtitles لذا يجب عليك شراء واحداً اخر في طريقك
    Herkes gibi senin de bilet alman gerekecek. Open Subtitles سيتوجب عليك شراء تذكرة، تماماً كالآخرين
    Kitabı alman gerekecek. Open Subtitles يجب عليك شراء الكتاب.
    "İneği satın almak zorundasın, orospu çocuğu." Open Subtitles عليك شراء البقرة أيها اللعين

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus