"عليه لأن" - Traduction Arabe en Turc

    • çünkü
        
    Onu destekledik çünkü kaptan olarak gücü bizi hayatta tutan şeydi. Open Subtitles نحن نعتمد عليه لأن قوته كقبطان هي الشيء الذي سيبقينا أحياء
    Ve ayrıca aşikâr olduğu bir mekân çünkü Amerika'da ilk geldiği yer Philly. Open Subtitles إنه أيضا مكان إعتاد عليه لأن أول رسائله للولايات المتحدة كانت لـ فيلاديلفيا
    Aldım çünkü satan bayan türünün tek örneği olduğunu söyledi. Open Subtitles حصلت عليه لأن البائعة قال أنها هي واحدة من نوع ما.
    Ama bunu umursamayacağım. çünkü seni anlıyorum. Open Subtitles لكن أَنا راغبُ للإشْراف عليه لأن أَفْهمُ.
    İsminiz anons edilmedi. çünkü nişanlınız listeye ismini yazdırmadı. Open Subtitles أسمك لم ينادى عليه لأن خطيبك لم يسجله في القائمة
    Öyle devam et, çünkü o kaltak bizi bir saniyede öldürür. Ve güven bana. Open Subtitles إبق الأمر على ما هو عليه لأن تلك الحقيرة ستقتلنا خلال ثانية
    Oyunu elinde patladı çünkü şu an onun dolarları benim kapımdan giriyor. Open Subtitles حسنا, مزحة عليه, لأن أمواله تمر مباشرة خلال بوابتي الرئيسية.
    Gerçekten olduğun gibi görünmekten korkma çünkü sen kendini seversen yakışıklı erkekler de seni sever. Open Subtitles يجب ان لا تخاف أن تكون ما أنت عليه لأن حتى الشباب المثيرون سوف يحبونك إذا أحببتي نفسك
    Hiçbir şey aynı olmazdı, çünkü her şey farklı olurdu. Open Subtitles لا شيء سيكون على ماهو عليه لأن كلّ شيء سيكون ما ليس عليه
    Cevabı gayet basit çünkü yazarın kendisi bir seri katil. Open Subtitles هذا سؤال من السهل الإجابة عليه لأن مؤلفه هو قاتل متسلسل
    Onu asla yakalayamayacksın çünkü Allah onun yanında. Open Subtitles لن تتمكنوا من القبض عليه لأن الله دوما في جانبه.
    Vurulduğunda ölmedi çünkü onda Situs İnvertus denen ve kalbinin göğsün diğer tarafında olmasına neden olan bir hastalık var. Open Subtitles لم يمت عندما أطلق عليه لأن لديه حالة تدعى "التوضع المقلوب"، حيث أن قلبه موجود في المكان المعاكس من صدره.
    Yani yeni bir kalbe ihtiyacı var ama bağış gelme durumu neredeyse imkansız çünkü şuanki bile bağışla gelmiş. Open Subtitles لذا فإنه يحتاج لقلب جديد. ومن المحتمل أنه لن يحصل عليه لأن هذا القلب قلب متبرع
    Buradan çıkmak yapmak isteyeceğin son şey çünkü dışarıdaki hava kirlenmiş durumda. Open Subtitles الخروج من هنا هو أخر ما يقدم عليه لأن الهواء في الخارج، هواء ملوث
    Ama sonra yine sana güvenmem gerektiğini düşündüm... çünkü sana bir teklifim var. Open Subtitles لكن مجددا هذا ما أعتمد عليه لأن بيننا اتفاق
    Buradan çikmak yapmak isteyecegin son sey çünkü disaridaki hava kirlenmis durumda. Open Subtitles الخروج من هنا هو أخر ما يقدم عليه لأن الهواء في الخارج، هواء ملوث
    Bana her şeyin kontrol edilebileceğini gösterdin çünkü ebeveynler zekidir ve çocuklar nispeten salaktır. Open Subtitles يجب ان نتذكر بأن كل وضع يمكن السيطرة عليه لأن الاهل اذكياء بينما الاطفال في المقابل، فحمقى
    Onu destekledik çünkü kaptanlık yeteneği bizi hayatta tutacak şeydi. Open Subtitles نحن نعتمد عليه لأن قوته كقبطان هي الشيء الذي سيبقينا أحياء
    Bu fırsatı elimde tutuyorum çünkü ailem uzun yıllardır burada yaşıyor. Open Subtitles وقد حصلت عليه لأن أسرتي هنا منذ زمن طويل
    Kulağa aslında olduğundan daha kolay geliyor, çünkü bu yapı aslında sarı bağlanma bölgesine bağlı olan şu mavi antikorun şekline benziyor. Ve hayal edebildiğiniz üzre, bu üç boyutlu yapılar üstünde çalışması çok zor olan yapılar. TED الآن, هذا يبدو أسهل مما هو عليه لأن تركيبه يبدو في الواقع كهذا الرسم الأزرق للجسم المضاد متصل بموقع الإتصال الأصفر و كما يمنكم أن تتخيلوا, تلك التركيبات ثلاثية الأبعاد صعب جدا العمل عليها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus