"عليَّ فعله" - Traduction Arabe en Turc

• yapmam gereken
• yapmam gerekiyor
• yapmam gerektiğini

Keşfettiğim şey şuydu, yapmam gereken kesinlikle gördüklerini değil, hatırladıklarını değiştirmeliydim.
وما اكتشفته كان، أن ما عليَّ فعله في الواقع ليس تقليد ما رأوه، بل تقليد ما تذكروه.

Uzun zaman önce yapmam gereken şeyi yapacağım ki bu da senin üzgün kıçını tekmelemek.
فسأفعل ماكان عليَّ فعله منذ وقت طويل، وهو قهر مؤخرتك النادمة

Bekle. Bu çok zevkli. Ne yapmam gerekiyor?
انتظـر ، هذا ممتع ، ما الذي عليَّ فعله ؟

Kendi köpeğimi öldürdüm, tamam mı? Ne yapmam gerekiyor?
لقد قتَلتُ كلبي الأخرق, حسناً - الآن, مالذي يجب عليَّ فعله بشأن ذلك؟

Ama en azından şimdi ne yapmam gerektiğini biliyorum...
ولكن على الأقل فإنني أعلم ما يتوجبُ عليَّ فعله

Ama artık kim olduğumu ve ne yapmam gerektiğini biliyorum!
أنا الآن أعلم من أكون ! وماذا يجب عليَّ فعله

Tüm yapmam gereken, öldüğünü görene kadar serbest kalmak.
كلُ ما عليَّ فعله هو أن أبقى حراً حتى أراكَ ميتاً

Tek yapmam gereken ipi kesip düşmeni sağlamak. Boğa Adası'nda olduğunu biliyorum ama neresinde?
كلُّ ما عليَّ فعله هو قطع الحبل, وستهوين إلى الأسفل.

yapmam gereken tek şey defterlerimizi göstermekti.
كل الذي كان يتوجب عليَّ فعله هو أن أُريها كتبنا

- Evet şimdi tüm yapmam gereken, slogan bulmak.
كل ما عليَّ فعله هو التفوق في جملة واحدة

Sonra tek yapmam gereken bizim gibi birkaç insan bulmak oldu.
لذا، كل ما كان عليَّ فعله حينها كان ايجاد عدة أناسٍ مثلنا.

yapmam gereken şeyi yapmak için gidiyorum. Başka bir şey yok.
سأذهب إلى هناك لأفعل ما يجب عليَّ فعله, لا شيء غير ذلك

Davidson'u kurtarmak için ne yapmam gerekiyor?
مالذي عليَّ فعله لإنقاذ "ديفيدسون"؟

Peki ne yapmam gerekiyor?
ما الذي يجب عليَّ فعله إذاً؟

Ne yapmam gerekiyor söyle.
أخبريني ما عليَّ فعله

Affedersiniz, bayım, ne yapmam gerektiğini biliyorum.
اعذرني سيدي، أعرف ما عليَّ فعله

Ne yapmam gerektiğini biliyorum.
جيد جداً أعرف ما يجب عليَّ فعله

Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.
أنا لا أعرف مالذي يجب عليَّ فعله

Hayır, vazgeçme. Bundan sona ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.
لا أعرف ما يجب عليَّ فعله