"عملٍ" - Traduction Arabe en Turc

    • işe
        
    • çalışmak
        
    • işin
        
    • işveren
        
    • bir işte
        
    Ama bütün günümü o işe verebildim ve karşıIığını tam olarak aldım. Open Subtitles ولكن وضعت يوم عملٍ كامل لفعله وحصلت علي تعويض مناسب
    Çok zeki görünüyorsun. Gerçek bir işe girememen çok yazık. Hayatını çok daha kolay hale getirirdi. Open Subtitles إنك تبدو ذكياً جداً ,من المؤسف أنك لم تستقر على عملٍ حقيقي ,لكان جعل حياتك أسهل آنذاك
    Sanırım, ben işe ihtiyaç duyan o insanlardanım. Open Subtitles أعتقد أنني مثل الاشخاص الذين لايعشون بلا عملٍ
    Et muhafaza fırınında çalışmak herhâlde en kötüsüdür. Open Subtitles أظنّ بأنّ أيّ عملٍ هو أفضل من العمل في فرن لحم
    Evet, az çok. İşin yararlarından biri. Open Subtitles أجل بقدر قليل، فلقد أتيتُ إلى هنا في عملٍ.
    Kimya tesisi şehirdeki en büyük işveren. Open Subtitles مصنع الكيماويّات هو أوسع . عملٍ على طول المقاطعة
    Ne tür bir işte kaybedilen eşyalar tamamen kadın iç çamaşırlarından oluşur? Open Subtitles أيّ عملٍ عساه القائم على إيداع الملابس الداخليّة النسائيّة أمام العيان ؟
    Yardım kuruluşunun bir işe dönüştürmek istemiyordu. Open Subtitles صحيح؟ ، لم يرد ان تتحول جمعيتهُ إلى عملٍ
    Düzgün bir işe girebildiğini gördüğüme çok sevindim. Open Subtitles يا إلهي، إنني مسرورة للغاية برؤيتك، أخيراً في عملٍ ثابت.
    NSA'de işe girip bütün kirli çamaşırlarını Twitter'a koyacağım. Open Subtitles سأحصل على عملٍ بوكالة الأمن القوميّ و من ثمّ سأضع جميع ''أسرارهم على موقع ''تويتر
    Geçen haftaki bütün o hafiyeliklerinin işe yaradığını görmek güzel. Open Subtitles من الجيد أنّ كلّ ما بذلتموه من عملٍ سري طيلة الأسبوع الماضي قد أجدى نفعاً
    Benim de bir işe ihtiyacım vardı, ama büyümeye çok meraklı değilim. Open Subtitles احتجت إلى عملٍ أيضاً، لكنّي لست متحمسة إلى النضج
    Ya borcu tamamen geri ödeyecekler ya da kazançlı bir işe ortak olacağım. Open Subtitles القرض سيُدفع لي بالكامل .أو الشراكة في عملٍ مربح
    Los Angeles'a vardığımda çok açtım ve canım o kadar süt istiyordu ki hemen mandırada bir işe girip tek seferde 2 litre krema içtim, ve sonra kustum! Open Subtitles "وأثناء عودتي لـ "لوس أنجلوس كنت أتضور جوعاً للبن "حصلت على عملٍ في "ملبنة ومباشرة , شربت جرعتان من اللبن المخفوق
    Bence, en güzel işe sahipsin. Open Subtitles أظنّ أنّكِ تملكين أفضل عملٍ على الإطلاق
    Büyük ihtimalle ikinci işe girmek zorunda kalacağım. Open Subtitles من المحتمل أن أحصل على عملٍ إضافي.
    Et muhafaza fırınında çalışmak herhâlde en kötüsüdür. Open Subtitles أظنّ بأنّ أيّ عملٍ هو أفضل من العمل في فرن لحم
    Ayrıca dostum, yüzün sürekli haberlerde çıkarken çalışmak daha da zor oluyordur. Open Subtitles ويا رجل، لا بدّ أنّه من الصّعب العثور على عملٍ بينما وجهك في جميع أنحاء الأخبار.
    Onlar.... 1 aydır bu işin içinde. Open Subtitles من هم؟ إنّهم هنا منذ شهر، ولا يسعهم الحصول على عملٍ أو طعامٍ.
    İşiniz yoksa, iyi bir işveren tanıyorum! Open Subtitles , إن لم يكن لديك وظيفة ! فإنني أعرف صاحب عملٍ جيّد
    Ne tür bir işte kaybedilen eşyalar tamamen kadın iç çamaşırlarından oluşur? Open Subtitles أيّ عملٍ عساه القائم على إيداع الملابس الداخليّة النسائيّة أمام العيان؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus