"عندما اختفت" - Traduction Arabe en Turc

• Kaybolduğu zaman
• ortadan kaybolduğunda
• Yok olduğunda

Ortadan Kaybolduğu zaman onu ameliyat için ikna etmeye çalışıyordum.
كنت احاول أن أخذ موافقتها على إجراء عملية جراحية عندما اختفت

- Davayı beklerken, kefaletle salındı, Kaybolduğu zaman.
وكانت قد أخرجت بكفالة، وبانتظار المحاكمة . عندما اختفت

Kaybolduğu zaman sanki geri dönecek gibiydi.
انه وكأنها ابقتنا على قبضتها و عندما اختفت

Alice Harikalar Diyarında'ki bir macerada olduğu gibi, kedi ortadan kaybolduğunda bile ...sırıtışı hala orada durmaktadır.
على مثال المغامرة الشهيرة للقطة في فيلم أليس في بلاد العجائب عندما اختفت القطة، وبقيت ابتسامتها

Birkaç hafta önce ortadan kaybolduğunda yeni yeni aramızda güven oluşuyordu ki bu yüzden onu öldürdüklerini düşünüyorum.
كدنا نكشف أبعاد المنظمة عندما اختفت منذ بضعة أسابيع مما جعلني أظنها قتلت

Mara Felton kızımıza bakıyordu. Melissa ortadan kaybolduğunda polis Mara'yı sorguya çekmişti.
الشرطة استجوبت مارا عندما اختفت ميليسا

Yok olduğunda kız krizalitin içinde değildi.
الفتاة لم تكن موجودة داخل الشرنقة عندما اختفت

Peki, anlıyorum. Kim Hye Jin Kaybolduğu zaman nerede olduğunuzu öğrenmek istiyorum.
نعم، فهمت أريد معرفة أين كنت عندما اختفت كيم هي جين

Bu, Kim Hye Jin'in Kaybolduğu zaman.
ذلك الوقت عندما اختفت كيم هي جين

Luisa'yı evi değerlendirmesi için gönderdik ve o Kaybolduğu zaman, onu bulmak için seni tuttular.
و نحن ارسلنا (لويزا) لتقدير المنزل و عندما اختفت ، طلبوك للعثور عليها

Kaybolduğu zaman onu giyiyordu.
كانت ترتديه عندما اختفت.

Ama ortadan kaybolduğunda kızınızın yanında değildiniz.
.... لكن لم تكوني لم تكوني معها عندما اختفت ؟

Güzel, onun ailesi ortadan kaybolduğunda... birçok dedikodu çıktı.
حسنا, عندما اختفت عائلته... . ـ

Brittany ortadan kaybolduğunda neredeydin?
أين كنت عندما اختفت (بريتني؟ )

Yok olduğunda geri dönüş yolundaydı.
كانت في طريق عودتها عندما اختفت.

Ahır Yok olduğunda Duke'ün de Audrey'le birlikte ahırda olduğunu söylemiştin.
. قلت لنا بأن " دوك " دخل الي الحظيرة . مع " اودري " عندما اختفت الحظيرة