Hiç sormayın, insanlar bu kurallara uymadıklarında başı belaya giren ben oluyorum lütfen ama lütfen, benim için Kraliçe'yi kızdırmamaya çalışın. | Open Subtitles | ليس لديكم فكرة , وأنا الشخص الذي يقع في متاعب عندما الناس لا يتبعونها , لذا أرجوك , أرجوك , لأجلي |
Insanlar gösteriş yaparken ı nefret biliyorum. Anormal iyi genetik. | Open Subtitles | تعرف أنّي أكره عندما الناس تتفاخر بجيناتها الجيّدة الغير طبيعية. |
Bu ortamlardaki tehlikelerin farkında olsalar bile insanlar merak duyguları tarafından bu tehlikelere kör ediliyorlar. | Open Subtitles | حتى عندما الناس يدركون الخطر داخل هذه البيئات , فضولهم الطبيعي غالبا ما يعمي لهم إلى الأخطار واضحة. |
İnsanların ne zaman ölmek üzere olduklarını bildiğini söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّه يمكن أن يخبر عندما الناس أوشكوا أن يموتوا. |
İnsanların zamanımı böyle boşa harcamalarından nefret ediyorum. | Open Subtitles | هل تعلم أكره عندما الناس يضيّعون وقتي هكذا |
İnsanların sana katlanabildiği zamanlardı. | Open Subtitles | الظهر عندما الناس هَلْ يُمْكِنُ أَنْ يُوقفَك؟ |
Bu hikayeler insanlar korkunç şekilde ölmeye başladıktan sonra ortaya çıktı. | Open Subtitles | تلك القصص بدأت عندما الناس بدأو يموتون بطريقة شنيعه |
İnsanlar senin uyuduğunu düşünürken, kendin hakkında çok ilginç şeyler duyuyorsun. | Open Subtitles | أسمعى الأكثر متعة الأشياء التى حولك . عندما الناس يعتقدون أنكى نائمة |
İnsanlar hasta oldukları zaman biraz yardımı hakederler. | Open Subtitles | عندما الناس تمرض يستحقون بعض من المساعدة |
İnsanlar bunu gördüklerinde, toplanacaklar. | Open Subtitles | عندما الناس يرون هذا، هم سيصبحون محشّدون فوق. أنا يمكن أن أخبر. |
İnsanlar senin çılgın olduğunu düşünüyorsa ve kafalarına tüfek doğrultmuşsan söylediklerini yapıyorlar. | Open Subtitles | عندما الناس يعتقدون بأنك جننت و انت تمسك بندقية موجهه إلى روؤسهم سيقومون بفعل ما تطلبه منهم |
Güven bana, insanlar yanlış yargılara varınca cevap vermek kolay olmuyor. | Open Subtitles | ثقي بي أنه من الصعب التجاوب عندما الناس دائماً يقفزون إلى الخاتمة الغير صحيحة |
Ben sinirime dokunan insanlar karşısında sakin kalabilmek için içiyorum. | Open Subtitles | انا اشرب لابقى هادئاً عندما الناس تجعلني غاضباً هل جربت اليوغا ؟ |
Öyle sanıyorum. İnsanların öleceklerini anladığı an ilginç, değil mi? | Open Subtitles | ذلك مثير، أليس كذلك عندما الناس يدركون بأنّهم سيموتون |
Tessa insanların birşey söylemeden yarı boş.... ...kutuları dolaba koymalarından nefret ediyorum. | Open Subtitles | تيسا أكره عندما الناس يضعون نصف علبة حليب فارغه يرجعونه في الثلاجة دون أن يقولو شيئاً |
Ama hâlâ insanların bunu uluorta söylemesinden hoşlanmıyorum. | Open Subtitles | لكنني لا ازال لا احب عندما الناس يكشفون شخصيتي امام الملأ |
İnsanların benim yaptığımı yapabilmesinden hoşlanmam. | Open Subtitles | لا يعجبني عندما الناس يمكنها أن تفعل ما أفعله أنا. |
Ayrıca insanların canı sahiden acıdığında basitçe reçetesiz alabilecekleri ilaçlardan daha kuvvetli şeyler yazmamızı isterler. | Open Subtitles | بالإضافة عندما الناس يشعرون بالألم حقاً، إنهم يتوسلون إليّ بدواء أقوى مما يمكنهم شراءه دون وصفة. |
Seni hapishaneden çıkarmak için tuttuğum insanların... bana senin bir muhbir olduğunu söylediklerindeki şaşkınlığımı bir düşün... | Open Subtitles | تخيل دهشتي عندما الناس الذين أستأجرهم ليخرجوك من السجن |
Devlet dairesindeki insanların yetkilerini kötüye kullandıklarında neler olduğunu gördüm ve bu onayladığım bir şey değil. | Open Subtitles | لقد رأيت ما يحدث عندما الناس في الحكومة يسيئون استخدام سلطتهم، وليس شيء أقف ل، |