"عندما انتقلنا" - Traduction Arabe en Turc

    • ilk taşındığımızda
        
    • Taşındığımız zaman
        
    • yaşamaya başladığımızda
        
    • Taşınırken
        
    Eve ilk taşındığımızda sürekli misafirlerimiz olurdu. Open Subtitles عندما انتقلنا سوية للمنزل كا نستضيف الناس دائما
    Buraya ilk taşındığımızda kim olduğumla ilgili şüphelerim vardı. Open Subtitles عندما انتقلنا في البداية هنا، لم يكن لدي شعور جيد من كان أنا.
    Evet, sanırım Taşındığımız zaman senin verdiğin şişe. Open Subtitles أجل أظنك أعطتيتني إياها عندما انتقلنا إلى هنا
    Buraya ilk Taşındığımız zaman ki partiyi hatırlıyor musun? Open Subtitles اتتذكر تلك الحفلة التي اقمناها . عندما انتقلنا حديثاً الى هنا
    Don'la birlikte yaşamaya başladığımızda, ayrı ayrı CD rafları almak zorunda kalmıştık, çünkü ben, Cd'lerimi aldığım yere geri koymazdım. O ise, her şarkının, her an, nerede olduğunu bilmek isterdi. Open Subtitles عندما انتقلنا انا ودون للعيش معاً، كان لابد من أن نجعل رفوف للسديات لأننا كنا نخلط أغانينا في ما بيننا
    Evet, ama bu birlikte yaşamaya başladığımızda o anın getirdiği heyecanla yapılmış bir şeydi. Open Subtitles ولكن انه لم يكن وقت جيد عندما انتقلنا مع بعض
    Senin tarzın değil hiç. Taşınırken üst katı kontrol ettim, gerçek. Open Subtitles أنتَ لا تفعل هذا عادة لقد تحققتُ من الطابق العلوي عندما انتقلنا و هو حقيقي
    Biliyor musun, bu eve ilk taşındığımızda ısıtma için paramız yoktu. Open Subtitles تعلمين ، عندما انتقلنا الى هذا المنزل لم يكن لدينا المال لشراء فرن
    Buraya ilk taşındığımızda sen ve David bizi yemeğe alıp ilgilenmiştiniz. Open Subtitles عندما انتقلنا الى هنا اول مرة قمت بدعوتنا انت وديفيد على العشاء واهتتمت بنا
    İlk taşındığımızda böyleydi. Yönetim yeniden döşemek istedi, Open Subtitles هكذا كان حالها عندما انتقلنا إليها، أرادت الإدارة تغيير تنسيقها،
    Buraya ilk taşındığımızda zor zamanlar geçirdi. Open Subtitles عانى كثيراً عندما انتقلنا إلى هنا
    Hadi canım? Evet buraya ilk taşındığımızda, Open Subtitles ييه, أتعلمين, عندما انتقلنا هنا
    İlk taşındığımızda bu zengin eksantrik puştların arasında dikkat çektiğimizi sanırdım, meğersem öyle değilmiş, burası... hayalperest, psikopat, ressam olmak isteyen banka müdürleri, ...şair olmak isteyen tüccarlar bir sürü deli adamla doluymuş. Open Subtitles اعتقدت عندما انتقلنا هنا، لقد أحرزنا د تبرز، غريبي الأطوار من بين كل هذه الغرزات الغنية، لكن لا شيء من ذلك، المكان مليء المجانين -
    Taşındığımız zaman parlamentodaki tüm partileri açılışımıza davet etmiştik. Open Subtitles عزمنا جميع الاحزاب لحفلة عندما انتقلنا وكان معهم وزير العدل
    Taşındığımız zaman, bar fikri müsriflik gibi gelmişti ama insanın işine çok yarıyormuş sahiden. Open Subtitles عندما انتقلنا إلى هنا ظننت أن سنفرط في الشرب ولكني تكيفت مع الأمر
    Birlikte yaşamaya başladığımızda, sana anlattığım kızı hatırladın mı? Open Subtitles أتذكر الفتاة التي كنت أخبرك عنها دائماً عندما انتقلنا معاً
    Beraber yaşamaya başladığımızda, Turk'ün nelerine katlanmak zorunda kaldığıma inanamazsın. Open Subtitles لن تصدقي ما اضطررت لتحمله عندما انتقلنا أنا و(تورك) للعيش معاً
    Yani, biz Taşınırken kolilerden bazıları kaybolmuş. Open Subtitles حسناً، عندما انتقلنا فقدنا بعض الصناديق
    Taşınırken kaybolmuşlar ya da yerleri değişmiş. Open Subtitles تلك الأوراق التي خسرناها عندما انتقلنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus