Doğal durumuna değişmeye karşı direnmeyi kestiğinde acı bitecek. | Open Subtitles | سينتهي ألمك عندما تتوقف عن مقاومة حالتك الطبيعيّة |
Ödeme yapmayı kestiğinde bunun olabileceğini hep biliyordun. | Open Subtitles | الآن, أنت تعرف دائماً بأن هذا يحدث مرةً عندما تتوقف عن السداد |
Stajyerlere asılmayı kestiğinde istediğin şekilde seslenirim. | Open Subtitles | سأناديك بما تريد عندما تتوقف عن ملاطفة المتدربين |
Her neyse, ben yukarı çıkıyorum. Odunluk yapmayı bıraktığında sen de bize katılırsın. | Open Subtitles | حسناً، سأذهب إلى الأعلى، و لما لا تنظم معنا عندما تتوقف عن إعاقتنا! |
Umarım bir gün uzayda ve zamanda yolculuk etmeyi bıraktığında sahip olduğum şeyin ne olduğunu ve yaptıklarımı neden yaptığımı anlarsın. | Open Subtitles | أمنيتي الوحيدة أنه في يوم ما عندما تتوقف عن السفر بالمكان والزمان ستدرك ما بداخلي وتفهم سبب ما أفعله |
- Yalan söylemeyi kestiğinde duracağım. | Open Subtitles | -توقفي ! -سأتوقف عندما تتوقف عن الكذب |
Arkadaşlarımı tutuklamayı bıraktığında. | Open Subtitles | عندما تتوقف عن القبض على أصدقائي |
Belki bana "Tatlım" demeyi bıraktığında. | Open Subtitles | -ربّما عندما تتوقف عن مناداتي بـ"عزيزتي ". |
Belki T'yi almadan önce, arabada ot çekmeyi bıraktığında olabilir. | Open Subtitles | ربما، عندما تتوقف عن تعاطي الحشيشة (في السيارة, قبل أن نقيل (تي |