"عندما تسمع" - Traduction Arabe en Turc

• duyunca
• duyduğunda
• duyduğunuzda
• duyduğun zaman
• duyduğunuz zaman
• haber aldığında

Bir çocuğu tehdit ettiğini duyunca teğmenin ne diyecek merak ediyorum.
أنا لا أعلم كيف تقول هذا عندما تسمع أنك تهدد مراهقة

Elbet, hele şimdi söyleyeceğimi duyunca daha da doğru bulacaksın.
أجل، ستتأكد من ذلك عندما تسمع ما سأقوله وما ستعلمه الآن

Onun hakkındaki tüm bu yalanları duyduğunda ona ne olacağını düşünüyorsun?
ماذا تظن قد يحدث لها عندما تسمع هذه الأكاذيب عن أخيها؟

Şimdi, sinyali duyduğunda gözlerini açmanı istiyorum.
الآن، عندما تسمع النغمة، أريدك أن تفتح عيونك

Pekala, tık sesini duyduğunuzda bu enerjinin yayılmaya başladığını gösterir ve modelin içerisinde küçük bir lezyonun oluştuğunu görürsünüz.
حسنا، عندما تسمع النقرة، فهذا يُنْبِئُ بِبدأ انبعاث الطاقة منها وسوف ترون جرحا صغيرا بداخل الجسم.

Zili duyduğun zaman kafanı döndürüp bakacaksın.
عندما تسمع الجرس سوف تُدير رأسك وتنظر للأسفل

Bu bir liste. Adınızı duyduğunuz zaman lütfen öne çıkın.
هذه لائحة بأسمائكم عندما تسمع إسمك تقدم رجاءً

Karşıdan silah sesini duyunca ateş etmeye başla.
عندما تسمع طلقات على الجانب الآخر , اطلق النار بشكل جيد

Sana söyleyeceklerimi duyunca sakın şunu unutma. Burası muhafazakar bir kulüp. Sakın ayaklarımı öpmeye kalkma.
عندما تسمع ما لدي فقط تذكر هذا نادي محافظ لا تنزع حذائي وتقبل قدمي

Söylediğimi duyunca pek memnun olmayacaksın, Genel vali.
لن تكون مسروراً عندما تسمع ما يجب عليّ قوله, أيها النائب.

Amerika hikayeyi duyunca gözyaşı dökecek.
عندما تسمع أمريكا القصة سيبكون أنهاراً من الدموع

Pan Am.'i duyunca Londra'da hosteslerle hayal edersin kendini.
عندما تسمع بان آم ويتبادر في ذهنك لندن وهناك ثلاث مضيفات في فندق الدورتشيستر

Bu şarkıyı duyduğunda hep yaptığın bir şey var.
فهناك شئ تعمله دائما عندما تسمع هذه الأغنية

Şaşırtmaca bölümünün başladığını duyduğunda odadaki öbür insanlar sorun olmamalı.
لذا عندما تسمع شعائرهم أدخل وأطلق لأي شخص في الغرفة يمكنه أن يكون مشكلة

* Bu şarkıyı her duyduğunda, umarım cehennemi yaşatır sana *
¶ ¶ يعطيك الجحيم. ¶ ¶ عندما تسمع هذه الأغنية ¶

"Güvenlik" kelimesi duyduğunda buna bas ve ışıkları söndür.
عندما تسمع كلمة أمن ، تضغط على هذا الذر ومن ثم تطفأ الانوار

"Simetri" sözcüğünü duyduğunuzda belki bazı geometrik şekiller örneğin bir kare ya da bir üçgen ya da bir kelebeğin kanatlarındaki karmaşık desenler aklınıza gelebilir.
عندما تسمع كلمة تناظر، ربما تتصور شكلا هندسيا بسيطا كالـمربع أو المستطيل، أو الرسم المعقد على أجنحة الفراشة.

Böylece, birkaç nota duyduğunuzda, devamını aklınızda canlandırırsınız.
إذا عندما تسمع بعض من النوتات أنت تقوم بتخيل ما الذي سيأتي بعدها

Shangdong durağını duyduğun zaman "ineceğim" demen gerekiyor.
عندما تسمع أن تلك هي محطّة تشانغ دونغ، ينبغي عليك القول أنّك ستنزل.

Ama duyduğun zaman aklına ne Saint-François-d'Assise geliyor ne François Mitterrand... ne de François Mauriac.
. لكن عندما تسمع اسمه لا تفكر بالقديس فرانسوا من آسيس، أو فرانسوا ميتيراند،

Islık duyduğunuz zaman gelin.
عندما تسمع صوت تغريد طير، تعال

Lütfen, ondan haber aldığında sadece ismimi bağır.
لذالك أرجوك ، عندما تسمع عنها فقط نادي بإسمي