Erlich yaptığı zaman suratına yumruğu yapıştırmıştı. | Open Subtitles | أعني، انه لكم إرليك في وجهه عندما فعل ذلك له، |
Böyle şeyler yaptığı zaman ciddi değildir. | Open Subtitles | لم يكن يقصد عندما فعل هذه الاشياء |
Böyle şeyler yaptığı zaman ciddi değildir. | Open Subtitles | هو لم يكن يقصد عندما فعل هذه الاشياء |
Bunu yaptığı zaman beni fena azdırmıştı. | Open Subtitles | شعرت بالإثارة عندما فعل ذلك |
O bunu yaptığında kadın çoktan ölmüş ya da etkisiz hale getirlmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بدَّ وأنْها ماتت أَو ضعفت عندما فعل ذلك |
bunu yaptığında, hastaneyi de kendini de riske attı. | Open Subtitles | ووضع نفسه والمستشفى في خطر عندما فعل ذلك |
Tavsiye almayı kesti. Bunu yaptığı zaman, düşündü ki... | Open Subtitles | توقّف(كريس)عن حضور العشاء الجماعي عندما فعل ذلك، إعتقد بأنّه... |
bunu yaptığında, ikinci darbe boynuna yapılmış. | Open Subtitles | عندما فعل هذا, الضربة الثانية وجهت إلي عنقه |
Bu araçtan kaçan adam, ...bunu yaptığında aynı ruh halinde değildi. | Open Subtitles | الرجلالذيلاذبالفرار... من تلك الشاحنة لميكنبنفسالحالةالعقلية... التي كان عليها عندما فعل ذلك |