"عندما وصلت هناك" - Traduction Arabe en Turc

• Oraya gittiğimde
• Oraya vardığımda
• Oraya varınca

Oraya gittiğimde, ufak yazıları okumak zorundaydım...
عندما وصلت هناك ، كان يتوجب علي قراءة الأحرف الصغيرة

Oraya gittiğimde... ona ne söyleyeceğimi bilemediğimi farkettim.
ولكن عندما وصلت هناك أدركت .. أنني لا اعرف ما سأقول لها

Oraya gittiğimde, omuzlarımın arkasında gözlerim varmış gibiyimdir.
عندما وصلت هناك .. كنت أبقي عيني على كتفي ..

Aslında Oraya vardığımda araba yanıyordu, o yüzden zar zor okuyabildim
فعلياً كانت تحترق عندما وصلت هناك لذا كان من الصعب قرائتها

Arkadan dolaştım, ve Oraya vardığımda Isabelle çoktan patikayı yarılamıştı.
وكانت ايزابيل في منتصف الطريق إلى أسفل الزقاق عندما وصلت هناك كنت ذاهبا لمطاردتها

Evet, ve ben Oraya vardığımda, o kendinde değildi.
أجل, و عندما وصلت هناك, وجدته فاقد وعيه مسبقاً

Oraya varınca sığınma evinin ne demek olduğunu soruyor.
و عندما وصلت هناك تسائلت عن مالمقصد بمركز التأهيل

- Tüm söylemek istediğim o beyaz adam ben Oraya gittiğimde çoktan ölmüştü.
كل ما أقول أن الرجل الابيض كان ميت عندما وصلت هناك

Ama Oraya gittiğimde 25 bin vardı.
ولكن عندما وصلت هناك كانت 25 ألف

Oraya gittiğimde o iki adam geldi.
عندما وصلت هناك ظهر هذان الرجلان

Oraya gittiğimde ne buldum biliyor musun?
ولكن عندما وصلت هناك هل تعلم ماذا وجدت؟

Ben Oraya gittiğimde kız ölmüştü.
كانت ميته عندما وصلت هناك

Ben Oraya gittiğimde zaten ölmüştü.
و كان ميتاً عندما وصلت هناك.

Oraya gittiğimde Profesör Stoddart'ın cesedinin yanında durmuş korkudan altıma ediyordum ki bu köpek bana saldırdı.
عندما وصلت هناك (كنت واقفاً أمام جثة الأستاذ (ستودارت أرتعد خوفاً وهاجمني ذلك الكلب

Oraya vardığımda hava kararmaya başlamıştı.
لقد كان الجو مظلمآ عندما وصلت هناك

Oraya vardığımda yakasına yapışmak istedim.
عندما وصلت هناك اردت ان امسكه بالطوق

Oraya vardığımda...
عندما وصلت هناك...