Prokosch aradığında ona Capri'ye gideceğini söyle. | Open Subtitles | عندما يتصل بوركوش قل له أنك ستذهب إلى كابري |
Peki dinle, o adam aradığında, gerçek numara mı ver ona. | Open Subtitles | أنصت، عندما يتصل ذلك الشخص، أرجو أن تعطيه رقمي الحقيقي. |
Geri alma yetkiniz varmış. aradığında talimat verecek. | Open Subtitles | انه يقول ان لديك الصلاحيات لأعادتها له و سوف يخبرك بالتفاصيل عندما يتصل بك |
John seni ararsa, o görüşme 6 saniyeden fazla sürmeli beni anladın mı? | Open Subtitles | عندما يتصل بكِ, لابد أن تدوم تلك المكالمة لأكثر من ست ثواني, أتفهمينني؟ |
Amerikalı aradığı zaman harekete geçiyoruz. | Open Subtitles | عندما يتصل الامريكي مع مكان الشاحنة ، انت تتحرك |
Şu nasıl? Bir ofisimi aradığında, asistanım telefonu şöyle cevaplayacak: | Open Subtitles | إنظروا هذا , عندما يتصل أحدهم بمكتبي يرد عليه الموضف قائلاً. |
Fidyeyi bırakacağı yeri söylemek için aradığında bir fırsatımız daha olacak. | Open Subtitles | لم نستطع تتبع المكالمة ، لأنها كانت قصيرة لدينا فرضة اخرى عندما يتصل لطلب تسليم الفدية |
Ama yeni bir müşteri aradığında, ...kimseye torpil yapmadan sıradaki satış temsilcisi kimse müşteriyi ona aktarmalısın. | Open Subtitles | لكن عندما يتصل زبون جديد يجب عليك تحويله لشخص من عمال المبيعات بشكل غير متحيز |
Yarın beni aradığında, bilmemiz gereken her şeyi öğrenirim. | Open Subtitles | غداً عندما يتصل ، سأكتشف ما نريد معرفته جميعاً |
Biri teknik destek için aradığında, onu yönlendirmek yerine bilgisayarına girip sorunu çözüyorlar. | Open Subtitles | عندما يتصل الشخص بالدعم التقني بدلا من إعطائه تعليمات التقني بإمكانه العمل على جهاز كمبيوترك من أي مكان موجد به |
aradığında, randevu için kıyafet seçmeme yardım eder misin? | Open Subtitles | عندما يتصل طالبا المساعدة التقطي زيا للموعد |
Nakawara aradığında düğmeye basmamı ve konuşmayı kaydetmemi söyledi. | Open Subtitles | وقال انه عندما يتصل ناكاوارا فكل مل علي فعله هو ضغط الزر وتسجيل المحادثة |
Belediye başkanı aradığında, başka seçeneğimiz kalmıyor. | Open Subtitles | أوه, عندما يتصل بنا مكتب العمدة, فلا خيار أمامنا |
Rupert'a dava anlaşmasını al yoksa Hughes silahlarınızın taşınması için aradığında cevap vermem. | Open Subtitles | قومي بعمل أستئناف لحكم روبرت. أو لن أقوم بالرد على الهاتف عندما يتصل هيوجز بشأن شحنة أسلحتكم. |
Siz ikinizde, gelecek sefer o aradığında cevap vermeyin. | Open Subtitles | وأنتما في المرة القادمة عندما يتصل لا تجيباه |
Bilirsiniz işte, iki insan birbirini gecenin bir yarısı aradığında ve yalnızlarsa... | Open Subtitles | تعرفون ، عندما يتصل إثنان ببعضهما في منتصف الليل وهم لوحدهم |
Şimdi, aradığında, mümkün olduğunca tarafsız kalmaya çalışın. | Open Subtitles | الان,عندما يتصل حاولي البقاء حيادية قدر الإمكان |
Bir daha aradığında nerede olduğunu öğren. | Open Subtitles | المرة المقبلة عندما يتصل بك أكتشف أين مكانه |
Bir daha ararsa, onunla konuşmak isterim. | Open Subtitles | حسناً, عندما يتصل مجدداً، أود اللقاء به. |
Bir dahakinde birisi beni kırık bir fıskiye için ararsa umarım sen de beni anlarsın. | Open Subtitles | في المرة القادمة عندما يتصل بي شخص برشاشاتمكسورة، أَتمنّى بأنّك سَتَفْهمُ. |
aradığı zaman konuştuğu şeyler bunlardı. | Open Subtitles | هذا ما كان يتحدث عنه عندما يتصل بي |
aradığı zaman sana iletirim. | Open Subtitles | حَسناً، أنا سَأعلمك عندما يتصل بك |