| Ben Gece yarısı gece yazan gebe değilse Ve, o kadar. | Open Subtitles | و إذا لم أكوّن الليلة عند منتصف الليل ، فهذه هي |
| Avukat bir dostumla randevum olduğu için eve Gece yarısı gelmiştim. | Open Subtitles | عدت لشقتي عند منتصف الليل تقريبًا، إذ كنت أزور محامٍ صديق. |
| Başkaları da var: Doğal yaşam alanlarının kaybı Gece yarısı çıldırmam için en sevdiğim nedenlerden. | TED | وهناك أخرى أيضاً: فقدان المساكن هي أكثر شيء يصيبني بالفزع عند منتصف الليل. |
| Sen sadece, tam gece yarısında kapıya havlu ve sabun bırak. | Open Subtitles | فقط أتركي بعض المناشف والصابون خارج الباب تماماً عند منتصف الليل |
| gece yarısına kadar sürecekti ama sürmedi işte. | Open Subtitles | كان من المفترض أن يزول السحر عند منتصف الليل لكن هذا لم يحدث |
| geceyarısı yok edici Mısır'ın ortasına dalacak ve tüm ilk doğanlar ölecek, | Open Subtitles | عند منتصف الليل سيأتى الفناء إلى وسط مصر و كل مولود أول سوف يموت |
| Okul kapalı, Gece yarısı geri geliyorlar çünkü bilgisayar oyunu fikirlerini anlatmak istiyorlar. | TED | المدرسة مغلقة، يعودون عند منتصف الليل لأنهم يرغبون بعرض أفكارهم للألعاب التلفزيونية |
| Bu Gece yarısı toplantı var. Seni de istiyor. | Open Subtitles | سيعقد إجتماعا عند منتصف الليل و يريدك أن تكون هناك |
| Gece yarısı, yok edici Mısır'ın ortasına dalacak ve tüm ilk doğanlar ölecek Firavun'un ilk çocuğundan hizmetçilerinin ilk çocuklarına dek. | Open Subtitles | عند منتصف الليل سيأتى الفناء إلى وسط مصر و كل مولود أول سوف يموت من أول مولود لفرعون |
| Gece yarısı camları siliyor olamaz. | Open Subtitles | هي ما كَانتْش بتُنظّفُ النوافذ عند منتصف الليل |
| Gece yarısı ne yapayım yani, kaptanı mı öpeyim? | Open Subtitles | و ماذا افعل عند منتصف الليل أعانق القبطان ؟ |
| Hey! Hapishane müdürü! Gece yarısı buradan sıvışıp kaçacağız! | Open Subtitles | ايُها الشُرطى . يجب أن أخرج من هُنا عند منتصف الليل |
| Gece yarısı dönme dolapların yanındaki Prater Café de buluşuruz tamam mı? | Open Subtitles | قابلْني في مقهى براتر قُرْب الدولاب الهوائي عند منتصف الليل. |
| Saygıdeğer konuklarımız, sizlere Gece yarısı aperatifi hazırladık. | Open Subtitles | الزوار الكرام ، لقد قدمنا لكم وجبة خفيفة عند منتصف الليل. |
| Ya Gece yarısı gibi dönerim ya da felaket olursa sekiz buçukta buradayım. | Open Subtitles | سوف أعود عند منتصف الليل أو 8.30 إذا حدثت كارثة |
| Milady Gece yarısı özel bir arabayla yola çıktı. | Open Subtitles | ميليدي غادرت عند منتصف الليل عن طريق مركبة خاصة |
| Gece yarısı kapının önne havlu ve sabun bırak. | Open Subtitles | فقط أتركي بعض المناشف والصابون خارج الباب تماماً عند منتصف الليل |
| - Gece yarısı demiştin. - Merak etme, birazdan gelir. | Open Subtitles | ـ قلت إنه سيأتي عند منتصف الليل ـ لا تقلق ، سيكون هنا |
| Peki, herkes yerini biliyor. Tam Gece yarısı büyülü sözleri okuyup, mumu yakacağız. Sorusu olan? | Open Subtitles | حسناً , نحن في أماكننا نهتف ونضيئ شموع عند منتصف الليل بالضبط , أيّ أسئلة؟ |
| Bu akşam gece yarısında bitiyor. | Open Subtitles | لديك حتى هذه الليلة وتنتهي هذه الليلة عند منتصف الليل |
| Haydi, ilk kopyadan alabilmek için gece yarısına kadar kitapçının dışında sırada beklemiştik. | Open Subtitles | هيّا وقفنا في طابور خارج متجر الكتب عند منتصف الليل لكيّ نحصل على أوائل النسخ |
| geceyarısı için bir gondol ayırttım. Bunu yapabilir misin? | Open Subtitles | لقد حجزتُ جندولاً عند منتصف الليل أتقدرين على ذلك ؟ |