"عنه عندما" - Traduction Arabe en Turc

• onu

Kardeşim onu sistem dışı bırakmak istediğinde onu savunan bendim.
كنت الشخص الذي يقوم بالدفاع عنه عندما حاول شقيقي تدميره

Pekala o zaman, onu tekrar gördüğümde bu konuyu soracağım.
إذا كان هذا صحيحاً سأسألها عنه عندما أراها في المرة القادمة.

Ondan vazgeçebileceğimi nasıl düşünürsün? onu büyüttüm, besledim, anası oldum, babası oldum.
أتظنين أننى سأتخلى عنه عندما كنت أمه وأبيه وربيته ؟

Hayattayken onu tek umursayan kişi sendin.
أنت الشخص الوحيد الذى كان يدافع عنه عندما كان حى.

Sonraki talimatlanmda da ortadan kaybolduğunda, onu aramamanı da söylemiştim.
من بين تعليمات أخرى متضمنة مثل عدم البحث عنه عندما يختفي

İncelemeye başladığında onu nasıl araştırdığını da anlattı.
لقد قصّ علينا كيف تحريت عنه عندما بدأ التدقيق في حساباتك.

Ve sahip oldukları da ,onu terk edecek durumdalar sayıca az olduğunu öğrendiklerinde, öldürülecek.
وهؤلاء الذين لديه، سوف يتخلون عنه عندما يدركون أنه أقل عدداً. هو سيقتل

- O olmadan buradan gitmem. - Güney tarafına tekrar geldiğimizde onu tekrar arayabiliriz. Hemen gitmemiz lazım efendim.
يمكننا أن نبحث عنه عندما نحلّق مجدداً، علينا الذهاب الآن يا سيدي.

Amcanın ihanetine dahil olduğunda onu feda ettin.
لقد تخليت عنه عندما إنضممت لخالك في الخيانة

Kız da tam onun tipi. "Öldürme Vakti Gelince" için araştırmıştım onu.
وهي بالتأكيد نوعه أجريتُ بحثاً عنه "عندما يتعلق الأمر بالذبح"

Yedi yaşında, TV'de "Hayatın Gerçekleri" ni izlerken onu terk etmiş ve bir daha da geri dönmemiş.
لقد ابتعدت عنه عندما كان عمره 7 سنوات "و كانوا يشاهدون "حقائق الحياة و لم تعد ابدا

Uyandığında onu anlatıyordu.
هذا ما تحدث عنه عندما استيقظ

onu arıyordum sonra seni buldum.
لقد كنت أبحث عنه عندما وجدتك

Çaresizken onu terk ettim.
تخليت عنه عندما كان عاجزاً

- Ama aramadı. Ben de onu aramaya başladım.
-وبدأتُ البحث عنه عندما لمْ يتّصل .