"عن أشياء" - Traduction Arabe en Turc

• şeyler hakkında
• şey hakkında
• şeyleri
• anlattığım şeylerle ilgili
• çok şeyden
• çok konudan

Tek tarafı olan şeyler hakkında konuşmayı gerçekten çok isterim.
كم أود الحديث عن أشياء ليس لها سوى بعد واحد.

Benim ilgimi çeken şeyler hakkında konuşmayı çok isterim, fakat sanırım, benim ilgimi çeken şeyler diğer insanların ilgisini pek çekmiyor.
وأود فعلاً الحديث عن أشياء تثير اهتمامي ولكن، لسوء الحظ، أشك أن ما يثير اهتمامي لن يثير اهتمام الآخرين.

Öğrenciler, o kalan tek alanın içerisinde de gün geçtikçe daha dar bir noktaya odaklanmak zorunda kalmaktadır. Daha az şey hakkında daha çok bilgi edinmedir bu bakış açısının daralmasıdır. Etrafımızdaki her şeyin bu kadar birbirine bağlantılı olmasına karşın böyle izole olmak nasıl mümkün olabilir diyebilirsiniz
وضمن ذلك الواحد، بمواصلة تضييق التركيز. تعلم أكثر وأكثر عن أشياء أقل وأقل. هذا، على الرغم من الأدلة في كل مكان حولنا تشير الى الترابط بين الأشياء.

Kolejde onunla bir çok şey hakkında konuştum ve o kesinlikle..
... سأتكلم معها عن أشياء كثيرة في الكلية ولكنها بالتأكيد

Ama iş performansım da berbat. Çok bariz şeyleri gözden kaçırıyorum.
لكن كان عملي سيئاً جدّاً، كنتُ أغفل عن أشياء واضحة جدّاً.

Lisa ona daha önce anlattığım şeylerle ilgili sorular sorup duruyor.
(ليزا) كانت تقوم بهذه الأشياء حيث تسألني عن أشياء سبق وأخبرتها إياها من قبل.

- Sinirimi bozan çok şeyden bahsediyorum.
-أتحدث عن أشياء كثيرة تزعجني أتحدث عن العميد

"Vakit geldi çattı, dedi mors, pek çok konudan bahsetmeliyiz.
"لقد حان الوقت، قال الفظ للتحدث عن أشياء كثيرة،

Ve zaman akıp giderken, başka şeyler hakkında daha fazla öğrendim, sanırım sonuçlar kadar biraz daha iyi işe yarayacaktı.
وبينما يمر الوقت، تعلمت أشياء أكثر عن أشياء أخرى، أعتقد أن الأمور تحسنّت أكثر بقليل، كما هو حال النتائج.

Anlatmak istemedikleri şeyler hakkında insanları rahatsız etmen, hiç nazik bir davranış değil.
ليس من اللطيف إزعاج الناس بالكلام عن أشياء لا يودون الحديث عنها

Yani, işine yarayabilecek şeyler hakkında mı?
أنتَ تعني التحدث عن أشياء أنـتَ تعلم ، أننـا سنفعلها؟

Yapma ama, baban umursamadığım şeyler hakkında çok uzun konuşur.
بالله عليكِ والدك ِ يستمر بالكلام للأبد عن أشياء لا أهتم بها مطلقاً

Sormadığın şeyler hakkında kafanı şişirmeyeceğim.
أنا لن أتحدث وانتِ لا تصغين الي عن أشياء لا تسألين عنها

Sevdiğim şeyler hakkında konuşmuyorsunuz ve yüzüme sıçıyorsunuz.
كنت لا أتحدث عن أشياء أحب و كنت القرف على وجهي.

"En iyi çare, aşırı hayranlık için pek çok şey hakkında bilgi sahibi olmak ve en nadir görünen şeyler üzerinde... takdir toplamak için pratik yapmaktır"der.
‫ويقول: ‫"أفضل علاج ‫للإعجاب المفرط ‫هو لإكتساب المعرفة ‫عن أشياء كثيرة

Son zamanlarda birçok şey hakkında yanlış bilgilendirildim!
لقد تم تضليلى عن أشياء كثيرة مؤخرا

şey hakkında.
عن أشياء الجنس؟

Kariyerime bir sanatçı olarak başlıyorum ve bilgisayarımla bişeyler geliştiriyorum, küçük çaplı şeyler, bitkilerin büyüme sistemleri gibi şeyleri araştırıyorum.
أنني أبدأ مهنتي كفنان أبني أشياء باستخدام حاسوبي، على نطاق ضيق بالتحري عن أشياء أشياء كأنظمة نمو النباتات

Dünyanızda sizin için önemli olan şeyleri araştırın, ve bunun ardından dünyanızın takım yıldızlarının nasıl olduklarını görün.
وتقوم بالبحث عن أشياء أكثر أهمية لك في عالمك، وحينها يمكنكم رؤية ما قد تكون عليه تلك الأساطير.

Yavaş TV şimdi moda bir sözcük Yavaş TV yapabileceğimiz başka şeyleri ve konuları aramaya başladık
وأصبح التلفزيون البطيء الآن شيئًا نسمع به كثيرًا، وبدأنا بالبحث عن أشياء أخرى يمكننا أن نقدمها فيه.

Bir çok şeyden konuşmanın:
للتكلم عن أشياء أخرى

Ruben'le pek çok konudan konuştuk.
أنا و (روبين) تحدثنا عن أشياء كثيرة