Enerji akımı o kadar güçlü ki daha önce gördüğüm hiçbir şeye benzemiyor. | Open Subtitles | طاقة التيار الكهربائي قويّة جداً إنّها تختلف عن أيّ شيء سبق ورأيته |
Bana doğruyu söyleyene kadar hiçbir şeye cevap vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أجيب عن أيّ شيء قبل أنْ تقول الحقيقة |
Yaşadığınız hiçbir şeye benzemez. | Open Subtitles | سيكون مختلفًا عن أيّ شيء عهدتموه قطّ. |
her şeyden öte bu, gelinin babasının geleneksel görevidir. | Open Subtitles | بغضّ الظر عن أيّ شيء إنه واجب والد العروس التقليدي |
Mezarcı ile ilgili her şeyden uzak duracaksınız. | Open Subtitles | أنتم ستبقون بعيداً عن أيّ شيء له علاقة بقضيّة حفار القبور |
- O zaman ayrılalım ve soğuk olan herhangi bir şey arayalım. | Open Subtitles | -فلنفترق إذاً ونبحث عن أيّ شيء بارد -أجل |
- O zaman ayrılalım ve soğuk olan herhangi bir şey arayalım. | Open Subtitles | -فلنفترق إذاً ونبحث عن أيّ شيء بارد -أجل |
hiçbir şeye cevap vermeyecek. | Open Subtitles | إنّها ليست الإجابة عن أيّ شيء |
Ben hiçbir şeye devam etmiyorum. | Open Subtitles | لن اُمضي عن أيّ شيء. |
Hollow, daha önce yüzleştiğimiz hiçbir şeye benzemiyor. | Open Subtitles | (الجوفاء) تختلف عن أيّ شيء واجهناه قبلًا. |
"her şeyden daha önemli" nin ne demek olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | وأعلم أن ذلك يعني لك الكثير عن أيّ شيء سواه. تعلمين أن ذاك يعني الكثير لي عن أيّ شيء سواه، |
Şehirden uzak ve bağımsız olduğumuzda, istediğin her şeyden bahsedebiliriz. | Open Subtitles | وما إن نصبح بعيدين وخارج المدينة بإمكاننا التحدّث عن أيّ شيء تريده |
Bana her şeyden daha çok değer verdiğim kişiye yardım etmek için gereken büyüyü verdi. | Open Subtitles | أعطتني التعويذة اللّازمة لمساعدة الشخص الذي أحفل به عن أيّ شيء. |