döndüğümüzde hava soğuk olacak. Kalın bir palto alsan iyi olur. | Open Subtitles | سوف يكون الجو بارداً حين عودتنا الأفضل أن تأخذى معطفاً ثقيلاً |
eve dönerken belki çarpışan arabalara gider hoş bir muhabbet edebiliriz. | Open Subtitles | ربما بطريق عودتنا نزور حلبة سباق سيارات التصادم ، ونتحاور معاً |
dönüş yolunda her zamanki noktada yüzelim dedik. | Open Subtitles | في طريق عودتنا قررنا أن نسبح في منطقتنا المعتادة. |
Üsse dönene kadar Bay Pazar Okulu'nu -dinlemek zorunda mıyız? | Open Subtitles | أيجب علينا أن نسمع لخطبة الأحد طوال طريق عودتنا للقاعدة؟ |
Belki öyle, fakat bana öyle geliyor ki biz zaten hükümetle ilan edilmemiş bir savaşın içindeyiz. Geri döndüğümüzden beri. | Open Subtitles | ربما , ولكن يبدو لي أننا بحرب غيرمعلنه معهم منذ عودتنا |
Görevden Dönüşte fotoğraf çekilse daha iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن تلتقط الصور عند عودتنا من المهمة |
Hayır, sadece geri dönünce verilerin üzerinden tekrar geçmeye başlayacaksın. | Open Subtitles | كلا ، بمجرد عودتنا ستبدأ بمراجعة تلك البيانات |
Ve bu yüzden baylar, sanırım eve doğru uzun bir yürüyüşe çıkmamız gerekecek. | Open Subtitles | لنستفيد منها ضد الالمان و لذلك سنتعرض للخطر لأن طريق عودتنا للوطن طويلة |
Seyahatimizden eve döndükten bir yıl sonra Kaliforniya'ya evlilik eşitliği geldi. | TED | بعد سنة من عودتنا من رحلتنا، بدأ في كاليفورنيا العمل بالمساواة في الزواج. |
Ne güzel bir gün. eve döndüğümüzde havanın güneşli olmasını umuyorum. | Open Subtitles | يا له من يوم جميل ، لقد كنت أتمنى قليلا من الشمس لدى عودتنا للوطن |
Belki döndüğümüzde herkes gitmiş olacak. | Open Subtitles | ربما عند عودتنا سنجد كل الآخرين قد اختفوا |
Daniel döndüğümüzde aynı sorunlar bizi bekliyor olacak. | Open Subtitles | ستكون مشاكلنا فى إنتظارنا هنا حال عودتنا |
Fotoğrafları görevden dönerken çekmen daha iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن تلتقط الصور عند عودتنا من المهمة |
Hayvanat bahçesinden dönerken sana da otobüste keyifsiz geldi mi? | Open Subtitles | هل كان يبدو متضايقاً في الحافلة أثناء عودتنا من حديقة الحيوانات ؟ |
dönüş yolunda birkaç kere daha ateş edildi ancak bu kez isabet almadık. | Open Subtitles | كانت عودتنا أمر مستحيل أثناء عودتنا تعرضنا لأطلاق نيران عدة مرات لكننا لـم نتعرض للأصابـه مجدداً |
dönüş yolunda halatın önüne geçmemi sağladım. | Open Subtitles | لقد قصدت ان اتقدمة فى شد الحبل فى طريق عودتنا |
'Ve o sessiz yağmur eve dönene kadar yağdı. | Open Subtitles | ظل هذا المطر الخفيف ينهمر طوال طريق عودتنا إلى المنزل |
döndüğümüzden beri Allison'a nasıl baktığını görüyorum. | Open Subtitles | رَأيتُ الطريقَ التي تنُظِرَبهاإلى أليسون منذ عودتنا. |
Umarım eve Dönüşte kötü şeyler olmaz! | Open Subtitles | على أمل أن لايحصل شيء سيء في طريق عودتنا إلى المنزل |
Sanki tekrar normal bir aileymişiz gibi. | Open Subtitles | نوع من الإحساس الرائع, عودتنا كأسرة طبيعية |
Bunu yapınca, eve geldiğimize o yanıp sönen kırmızı ışığı görebiliyoruz. | Open Subtitles | وكلنا نفعل ذلك لكي نرى ذلك الضوء الأحمر عند عودتنا للمنزل |
Geri döndükten sonra robot yolladık efendim. | Open Subtitles | لقد ارسلنا روبوت خلال التحقيق بعد عودتنا. سيدي |
Eminim, Los Angeles'tan döner dönmez onunla konuşmuştum. | Open Subtitles | لا, انا اقصد لقد تكلمت اليها مباشرة بعد عودتنا من لوس انجلوس |
Ya bizim eve dönmemizi bekleyen bir bebeiğimiz olsaydı ve bir şey olsaydı? | Open Subtitles | المعذرة. ؟ ماذا لو كان لدينا طفل ينتظر عودتنا للمنزل |
Bugün pazar. Bu celbi pazartesi işe gelene kadar tutacağım. | Open Subtitles | إنه الأحد، سنؤجل الأمر حتى عودتنا للعمل صباح الأثنين |
Evet, biz gecekuşlarının çıktığımız mağaralara dönme zamanımız geldi. | Open Subtitles | أجل، حان وقت عودتنا نحن صقور الليل زاحفين تحت الصخور التي أتينا منها |
Biz geri dönmeden tiyatroya başka haşere girmesine izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لا نرغب بأن يدخل المزيد من المعتوهين للمسرح قبلَ عودتنا |
Köye dönüp misafiri olmamız için ısrar ediyor. | Open Subtitles | أنه يصر على عودتنا إلى القرية لنكون ضيوفه |