"عويصة" - Traduction Arabe en Turc

    • ciddi
        
    • çok büyük
        
    • fena belada
        
    Ve birçok bilim insanı bunun insanın yüz yüze kaldığı en ciddi sorun olduğuna inanıyor. TED والعديد من العلماء موقنون اننا نواجه مشكلة عويصة ان انقرضت هذه الكائنات
    Bu son derece ciddi bir problemi çözmekte başarısız olmanın yürek acısı. TED هو ألم قلب مفطور لعجزه عن حل مشكلة عويصة.
    bütün topluluğu dikkate almalısınız yoksa ciddi sorunlarınız olur ve artık bütün dünyanın topluluk olduğunu görmek zorundayız. Open Subtitles يجب عليك الإهتمام بالمجتمع بأسره و إلا ستواجه مشكلات عويصة. والآن علينا ان نرى العالم كله كمجتمع
    Bir hafta içinde çok büyük bir soruna dönüşebilecek ufak bir sorunumuz var. Open Subtitles لدينا مشكلة بسيطة قد تنقلب عويصة خلال أسبوع.
    Başınız çok fena belada. Open Subtitles كِلاكما في مشكلة عويصة
    Tabii birinin ciddi sorunları çözdüğünü varsayıyorum. Open Subtitles على افتراض أن هناك من يستطيع حلّ مشاكل عويصة.
    Ertesi sabah, Letsatsi ciddi bir belanın içindeydi. Open Subtitles في الصباح التالي ليتساتسي كان في مشكلة عويصة
    O ikinci perdenin çok ciddi dertleri olduğunu biliyor olmalı. Open Subtitles لا بد من أنها تعلم بأن الطرف الثاني في التمثيلِ لديه مشاكل عويصة
    Tek bildiğim, kocası başını çok ciddi bir belaya soktu ve yanlış adamlara borçlandı. Open Subtitles ‫كل ما أعلمه هو أن زوجها ‫أوقع نفسه في مشكلة عويصة ‫وكان مديناً بالمال للأشخاص الخاطئين.
    Çünkü bugünden sonra çok ama çok ciddi bir açmaza girdiniz. Open Subtitles لأنك ما زلت في ورطة عويصة جدًا بعد أحداث اليوم.
    Ayrıca ne kadar toplarsanız toplayın, yeterli değil, çünkü bu gün olanlardan sonra çok ciddi göt altındasın. Open Subtitles وأيًا يكُن ما جلبته من الخارج، فليس جيدًا كفاية. لأنك ما زلت في ورطة عويصة جدًا بعد أحداث اليوم.
    Eğer birini bulamazsak, ciddi bir sorununuz var demektir Open Subtitles , إن لم نجد متبرّعاً ! ستكون لديكم مشكلة عويصة
    O zaman, ciddi bir problemimiz var demektir, değil mi, tatlım? Open Subtitles أعتقد عزيزتي أن بيننا مشكلة عويصة هنا
    Biliyor musun gerçekten ciddi bir öfke sorunun var. Open Subtitles أتعرفين ؟ لديكِ مشاكل غضبٍ عويصة
    ciddi bir sorunun var gibi. Open Subtitles يبدوا لي، و كأنكَ تعاني من مشكلة عويصة.
    O zaman ciddi bir sorunumuz var. Open Subtitles حسنا، عنئذ ستكون مشكلتنا عويصة
    Burada, hırsızlık gibi ciddi bir sorunumuz var. Open Subtitles سرقة الممتلكات مشكلة عويصة
    Ama bebeğinin başı, ciddi anlamda dertte. Open Subtitles لكن صغيرها في مشكلة عويصة
    Kimse depresyon hakkında konuşmuyor ama konuşmamız lazım. Çünkü şu an da bu çok büyük bir problem. TED ولا أحد يتحدت عن الإكتئاب، لكننا نحتاج للقيام بذلك، لأنّه الآن مشكلة عويصة .
    Başını çok büyük bir derde sokmuş, Liv. Open Subtitles من الممكن أن يكون في مشكلة عويصة يا لف
    Aç telefonu. Dostum, başım fena belada. Open Subtitles يا صاح، لديّ مشكلة عويصة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus