Uzun boylu, mavi gözlü, zayıf, yakışıklı yabani bir adam. | Open Subtitles | طويل , عيون زرقاء , حسن المظهر ولكن بطريقة وحشية يا أبى رجل فظيع |
Boyu 1.78, saçları kestane rengi, mavi gözlü. | Open Subtitles | خمسة أقدام لعشر، الشعر الكستنائي، عيون زرقاء. |
Bir yetmiş boyunda, güçlü yapılı, yaklaşık 80 kilo sarışın, açık mavi gözlü. | Open Subtitles | طوله 5اقدام و 6 بوصات , قوى البنيه يزن حوالى 150 رطلا اشقر الشعر , عيون زرقاء |
Öteki adamın uzun, sarı saçları vardı... neredeyse beyaz, ve tuhaf mavi gözleri. | Open Subtitles | وكان الرجل الآخر ذو شعر اشقر طويل تقريب أبيض مع عيون زرقاء غريبة |
Büyük, koyu mavi gözleri olduğunu biliyorum, bir de burnunun büyük, dudaklarının dolgun olduğunu. | Open Subtitles | لكني لا أستطيع رؤيتها ، أعرف بأنها كانت كبيرة و سمراء وكان لديها عيون زرقاء أنف كبير و شفاه عريضة |
Bak burada ne varmış, sarı saçlar, mavi gözler, güzel memeler. | Open Subtitles | ماذا لدينا هنا؟ شعر أشقر و عيون زرقاء و صدر جميل |
Sarı saçlar, mavi gözler, 8 yaşında Uzakdoğu'daki savaşta kaybolmuş. | Open Subtitles | بالشعر الكستنائي و عيون زرقاء وفقدت وهي في الثامنة عندما اندلعت الحرب في الشرق الأقصى؟ |
Bu yüzden sarışın, mavi gözlü çıkık yanaklısın. | Open Subtitles | إذاٌ, شعر أشقر, عيون زرقاء, وجنه منتفخه. |
Bu yüzden sarışın,mavi gözlü elmacık kemikleri belirgin. | Open Subtitles | إذاٌ, شعر أشقر, عيون زرقاء, وجنه منتفخه. |
İsa'yla ilgili onca spekülasyon... siyahtı, Asyalıydı... mavi gözlü bir Hintliydi, | Open Subtitles | كل التكهنات حول المسيح أنه كان أسود وكان اسيوي عيون زرقاء ولحية صفراء |
Katil, 30'lu yaşlarının başında, yaklaşık 180 santimetre boyunda, siyah saçlı, mavi gözlü, beyaz bir erkek olarak tarif edildi. | Open Subtitles | وصل القاتل بأنه ذكر قوقازي في منتصف الثلاثينات بطول ستة أقدام وبنية جسمية شعر طويل عيون زرقاء |
Arabayı havaya uçtuğunda, içinde biri olsa, mesela parlak mavi gözlü bir adam? | Open Subtitles | ماذا لو انفجرت السيارة ورجل في داخلها ؟ ولنقل أن ذلك الرجل لديه عيون زرقاء جميلة ؟ |
Kısa, garip görünümlü, büyük çeneli, açık mavi gözlü bir adam. | Open Subtitles | رجل قصير, ذو ملامح غريبة و ذقن كبير و عيون زرقاء بالية |
Açık kumral saçları, büyük mavi gözleri ve çarpık bir gülümsemesi vardı. | Open Subtitles | شعر أبيض فاتح , عيون زرقاء إبتسامة ماكرة |
Prenses Shalala'nın mavi gözleri var ve senin yok. | Open Subtitles | الأميرة شالالا لديها عيون زرقاء وأنتي لا. |
daha önce bir tanesini görmüştüm uzun boylular,güçlüler ve gökyüzü kadar mavi gözleri var kırmızı gözleri olup olmadığını umrumda değil mahkum olmak istemiyor imparatorluk odasında ki metal bir kuş gibi | Open Subtitles | لقد رأيت واحداً من قبل لقد كان طويل ، مفتول العضلات و لديه عيون زرقاء مثل السماء |
Oldukça sarışındı mavi gözleri vardı. | Open Subtitles | ..كان أشقراً جداً, جداً كانت لديه عيون زرقاء |
beş dokuzluk... mavi gözler... uzun bacaklar, mükemmel bir cilt. | Open Subtitles | خمسة، تسعة عيون زرقاء سيقان طويلة، جلد عظيم |
beş dokuzluk... mavi gözler... uzun bacaklar, mükemmel bir cilt. | Open Subtitles | خمسة، تسعة عيون زرقاء سيقان طويلة، جلد عظيم |
cidden sıska ve solgun, soğuk mavi gözler. | Open Subtitles | نحيف جداً ، شاحب اللون ، عيون زرقاء باردة |
Gözleri mavi ve 1.82cm boyunda biri. | Open Subtitles | لديه عيون زرقاء وبطول ستة أقدام |
- Evet, her zaman koyu mavi göz farı kullanırım. - Harika. | Open Subtitles | أجل, أردت دائماً عيون زرقاء غامقة - رائع - |
Kusura bakmayın ama mavi gözleriniz olağanüstü güzel. | Open Subtitles | عذراً يا جميلات , أنتما لديكما أجمل عيون زرقاء رأيتهما في حياتي |