"عِنْدَهُمْ" - Traduction Arabe en Turc

    • vardır
        
    • varmış
        
    • sahipler
        
    İnsanların yasak ilişki yaşamasının yüzlerce sebebi vardır. Open Subtitles هناك العديد مِنْ الأسبابِ الذي ناس عِنْدَهُمْ الشؤونُ.
    Büyük doktorlarınsa doğru olanı yapacak cesaretleri vardır. Open Subtitles الأطباء العظماء عِنْدَهُمْ الأحشاءُ للعَمَل الشّيء الصّحيح.
    Orası nereseyse, umarım ağız gargarası vardır. Open Subtitles حيثما هو، أَتمنّى بأنّهم عِنْدَهُمْ غسولُ فم.
    Tanrım. Eskiden her şey için bir eşya varmış, değil mi? Open Subtitles طيبتي، كَانَ عِنْدَهُمْ أثاثُ لظهرِ كُلّ شيءِ ثمّ، أليس كذلك؟
    - Üzgünüm Niles. 11'inde Ashby'lerle planları varmış. Onlar da davetli. Open Subtitles آسف، عِنْدَهُمْ الخططُ مَع عائلة أشبي في الحادي عشرِ لذا هم مَدْعُوون أيضاً.
    Bu çocuklar, 8, 9 ve 10 yaşlarında ancak 70 yaşında hatta daha yaşlı bir insanın fiziksel özelliklerine sahipler. Open Subtitles هؤلاء الأطفالِ كُلهم بعمر 8,9,10 سنوات مع ذلك عِنْدَهُمْ نفس الخصائص الطبيعية لشخص في عمر السبعين او اكثر
    Pek çok kişinin üç işi vardır. Open Subtitles الكثير مِنْ الرجالِ عِنْدَهُمْ ثلاث وظائفِ
    Çok az insanın kendi heykeli vardır. Open Subtitles قليل جداً رجال عِنْدَهُمْ تماثيلُ أنفسهم.
    Benim çocuklarımın kendi beyinleri vardır Frank. Open Subtitles أطفالي عِنْدَهُمْ أدمغةُ منفصلةُ، فرانك.
    Orada çok vardır öyle şeylerden. Open Subtitles أعتقد هم سَيكونُ عِنْدَهُمْ الكثير مِنْ تلك المادةِ هناك.
    HG sonradan oraya gitmiş ama bahse girerim kapalı devre kamera sistemi vardır. Open Subtitles حَسناً، وَصلَ إتش جي إلى هناك لاحقاً، لَكنِّي رَاهنتُ بأنّهم عِنْدَهُمْ آلات تصوير الدائرة المغلقة.
    Evet. İddiaya girerim bütün çöp tenekelerinde kapak vardır. Open Subtitles نعم، أنا سَأُراهنُ بأنّهم عِنْدَهُمْ a غطاء على كُلّ برميل زبالة.
    Savaşçılar'ın da kuralları vardır: Open Subtitles المقاتلون عِنْدَهُمْ القواعدُ أيضاً:
    Savaşçıların da kendi kuralları vardır. Open Subtitles المقاتلون عِنْدَهُمْ القواعدُ أيضاً:
    Erkeklerin penisleri vardır. Ve onu sokacak bir yer ararlar. Open Subtitles الرجال عِنْدَهُمْ زب و ملزوء في حاجة
    - O tarz kadınların adı vardır. Open Subtitles - عِنْدَهُمْ a كلمة للنِساءِ مثل تلك. - ذكي.
    Hepsinin adı vardır. Open Subtitles جميعهم عِنْدَهُمْ أسماءُ.
    İlaçlar kimyasal maddeler varmış Open Subtitles عِنْدَهُمْ المخدّراتُ، عِنْدَهُمْ المواد الكيمياويةُ.
    Gece gökyüzünde görülen işareti taşıyan birisiyle ilgili anlatılanlar varmış. Open Subtitles عِنْدَهُمْ إخْبار مِنْ الذي يوجد به العلامةَ بأنّك يُمْكِنُ أَنْ تَرى في السماءِ في الليل.
    - Bize bir müjdeleri varmış. Open Subtitles قالوا بأنّهم عِنْدَهُمْ شيءُ لإخْبارنا
    Kenti ele geçirecek planlara ve ateş gücüne sahipler. Open Subtitles عِنْدَهُمْ مخطّطاتُ والقوّة النارية لإغْلاق المدينة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus