"غاية اللطف" - Traduction Arabe en Turc

• Çok naziksiniz
• çok tatlı
• çok hoş
• çok kibar

Çok naziksiniz, efendim. Övünmek gibi olmasın ama hoş kızlardır.
أنت فى غاية اللطف ياسيدى,أنهن فتيات فى غاية العذوبة كما أقول دائما لنفسى

Çok naziksiniz, efendim. Gördüğünüz gibi gayet iyileştim.
أنت فى غاية اللطف ياسيدى,لقد شفيت تماما كما ترى

- Madem öyle... - Çok naziksiniz, efendim.
ـ فى هذه الحالة ـ أنت فى غاية اللطف ياسيدى

Ama benim demek istediğim çok tatlı biri olduğu ve bana da çılgınlar gibi aşık olduğu.
لكن قصدي هو أنّه في غاية اللطف ويحبّني بجنون

"Baron 74 yaşında... ..çok tatlı ve akıllı."
"عمر البارون 74 سنة، وهو في غاية اللطف والحكمة"

Kendisi Bağdat'tan gelen çok hoş genç bir Fransız hanım.
إنها سيده صغيره فى غاية اللطف من بغداد

Bence çok hoş bir şey.
اعتقد ان الأمر يبدو في غاية اللطف

çok kibar ve nazik olacağız.
سنكون مؤدبين جداً و في غاية اللطف.

Ben artık gideyim. Çok naziksiniz.
سأمضي في حال سبيلي الآن كنتم في غاية اللطف

Çok teşekkürler bayım. Çok naziksiniz.
شكرا لك , لقد كنت فى غاية اللطف

Teşekkür ederim, efendim. Çok naziksiniz.
شكراْ لك ياسيدى أنت فى غاية اللطف

- Ölü gibi uyudunuz. - Bana karşı Çok naziksiniz.
لقد نمت كالميت، أنت فى غاية اللطف معى

Çok naziksiniz.
كنت في غاية اللطف

Pakistan büyükelçisi çok tatlı bir adam.
السفير الباكستانى كان فى غاية اللطف معى

çok tatlı ve hassastı ve Plaquemines ilçesindeki en büyük kedibalığını yakalamıştı.
لقد كان في غاية اللطف والرقة ولقد صاد أكبر سمكة سلور في "بلاكمين كانتري"

- Sorun yok. Endişelenme. - Bu çok tatlı.
لا تقلق بشأن هذا هذا في غاية اللطف

O çok tatlı.
إنها في غاية اللطف

Natasha gerçekten çok tatlı. Onunla görüşmek gerçekten de çok iyi oldu.
ناتاشا) فتاة في غاية اللطف) سُعدت بلقائها

Bu gerçekten çok hoş.
شكرًا لكم، جميعًا هذا في غاية اللطف

O bir erkek ve de çok hoş biri.
إنه رجل وهو في غاية اللطف

çok kibar ve nazik birisin ve Seni asla unutmayacağım.
- ،أنت في غاية اللطف والرقة ... وأنا لن أنساك أبداً