- Seninle ilk beraber olmaya başladığımızda, ilişkiyi yatak odasına götürmeden önce birbirimizi tanımamız gerektiğine karar vermiştik. | Open Subtitles | حَسناً، عندما أنت وأنا جاءَ أولاً سوية، قرّرنَا الإنتِظار ويَتعرّفُ على بعضهم البعض قبل جَلْب العلاقةِ إلى غرفةِ النوم. |
Lütfen beni ana yatak odasına kadar takip edin. | Open Subtitles | الآن إذا كنت ستتبعني إلى غرفةِ النوم الرئيسيةِ. |
Silahlar yatak odasına ait değildir. | Open Subtitles | الأسلحة لا تَعُودُ في غرفةِ النوم. |
Ama alçak sesle konuşursak iyi olur, o hala yatak odasında. | Open Subtitles | لَكنَّنا يَجِبُ أَنْ من المحتمل نُسيطرَ عليه، هي ما زالَتْ في غرفةِ النوم. |
Sanırım yatak odasında ve dışarıda birini gördüm. | Open Subtitles | أعتقد بأنّني رَأيتُ شخص ما في غرفةِ النوم وفي الخارج. |
Üst kattaki yatak odasında çıkmıştır herhâlde. | Open Subtitles | أفضلُ ما يمكننا إخباركما بهِ هو أنَّ الحريقَ إندلعَ أولاً في غرفةِ النوم |
- Yatak odasından başlayalım. | Open Subtitles | - الذي؟ - حَسَناً، دعنا نَبْدأُ في غرفةِ النوم. |
Andrej'le Jovana'yı yatak odasına götürdü. | Open Subtitles | وهو يَأْخذُ أندريج وJovana إلى غرفةِ النوم. |
yatak odasına televizyon koyalım. | Open Subtitles | نحن سَنَضِعُ a تلفزيون في غرفةِ النوم. |
yatak odasına gitmek istiyor! | Open Subtitles | تُريدُ الذِهاب إلى غرفةِ النوم! |
yatak odasına gidiyorum. | Open Subtitles | أَنا ذاهِب إلى غرفةِ النوم. |
Galiba yatak odasına. | Open Subtitles | - هو في غرفةِ النوم. |
İkinci kattaki yatak odasında. | Open Subtitles | في الطابق الثاني، في غرفةِ النوم. |
İşyerinde "Richard", yatak odasında "Büyük Babacık". | Open Subtitles | lt " ريتشارد " في العمل و" أبّ كبير " في غرفةِ النوم. |
Kadınlar, bu hafta sonu seminerine kayıt yaptırabilecekler ve yatak odasında nasıl bir porno starı olunabileceğini hakkında herşeyi öğrenebilecekler. | Open Subtitles | النِساء يُمْكِنُ أَنْ يُوقّعنَ لهذه ورشاتِ عطلة نهاية الإسبوعِ ويَتعلّمُ كلّ شيء عن كَيفَ لِكي يَكُونَ نجم دعارةِ في غرفةِ النوم. |
yatak odasında Gran Torino'yu kaydettim. | Open Subtitles | يا، سجّلتُ جران تورينو في غرفةِ النوم. |
Belki yatak odasında birşeyler olabilir. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا something'll إحدثْ في غرفةِ النوم. |
- yatak odasında buluşalım. | Open Subtitles | قابلْني في غرفةِ النوم. |
Yatak odasından yürüyerek geldim. Jim, yürüdüğümü gördün, değil mi? | Open Subtitles | مَشيتُ مِنْ غرفةِ النوم (جيِم)، رَأيتني أمشي ، صحيح؟ |