Dün sorgu odasında çok duygusal bir ortam vardı. | Open Subtitles | هناك الكثير من العواطف التي ظهرت البارحة حول غرفة الإستجواب |
- Kıskançlık işi. Dün sorgu odasında çok duygusal bir ortam vardı. | Open Subtitles | هناك الكثير من العواطف التي ظهرت البارحة حول غرفة الإستجواب |
Konuştuğumuz gibi sorgu odasında oturuyor ve sanıyorum ki terliyordur. | Open Subtitles | إنهُ في غرفة الإستجواب بينما نحنُ نتكلم جالسٌ وعلى ما أفترض يتصبب عرقاً |
Kimse görmesin diye sorgu odasına götürdüm. | Open Subtitles | وضعتها في غرفة الإستجواب لكي لايراها أحدٌ أخر |
Yetkili bir şamanın varlığı olmadan bu sorgu odasına hiç bir danışman giremez. | Open Subtitles | لا يُسمح بدخول المستشارين بدخول غرفة الإستجواب دون حضور شامان مُرخّص. |
Sorgu odası, arka kapıya yakın. | Open Subtitles | غرفة الإستجواب قرب المخرج الخلفي |
İçlerinden biri sorgu odasının kapısını hacklemiş. Arkamdan saldırdı. | Open Subtitles | أحدهم تمكن من اختراق غرفة الإستجواب واقتحمها رغمًا عني |
Şef, anneniz sorgu odasında ve sanırım sizi öldürmek için ateş eden kişi o olabilir. | Open Subtitles | أيّها الرئيس، والدتك في غرفة الإستجواب الأولى... وأعتقد أنّها قد تكون الشخص الذي حاول قتلك. |
sorgu odasında seni bekliyor. | Open Subtitles | أحتفظ به في غرفة الإستجواب من أجلك |
Bulduğumuz çocuklar sorgu odasında. | Open Subtitles | الفتية الذين وجدناهم في غرفة الإستجواب |
- Bir saattir sorgu odasında. | Open Subtitles | -إنه في غرفة الإستجواب منذ ساعة |
Bir saat sonra, sorgu odasında. | Open Subtitles | في غرفة الإستجواب, بعد ساعه |
Camille Roberts'ı garsonluk yaptığı cafeden aldık. Bir numaralı sorgu odasında. | Open Subtitles | وجدتُ (كميل روبرتس) في مقهى حيث تعمل كنادلة ، إنّها في غرفة الإستجواب رقم واحد |
Bu dümen onu sorgu odasına sokar sokmaz bitecekti, öyle olmalıydı. | Open Subtitles | هذه المسرحية كان يُفترض أن تدوم بما فيه الكفاية حتى يدخل إلى غرفة الإستجواب |
Onu bir sorgu odasına alıp damarına basmak için çok sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا أطيق صبرًا حتى اضعها في غرفة الإستجواب لأعرف ما الذي يُغضبها |
Şimdilik onu bir numaralı sorgu odasına alalım. | Open Subtitles | لنضعه في غرفة الإستجواب رقم 1 الآن. |
İstediğin gibi Roya'yı Sorgu odası B'ye gönderiyorum. | Open Subtitles | لقد جعلتُ (رويا حمد) تنقلُ إلى غرفة الإستجواب (ب) كما طلبت. |
Bu sabah sorgu odasının nöbetçisi sendin değil mi? | Open Subtitles | كنت تحرس غرفة الإستجواب هذا الصباح، أليس كذلك؟ |
Bu Sorguya benimle girmen gibi bir ihtimâl bile yok. | Open Subtitles | كلاّ، مُحال أن ندخل غرفة الإستجواب معاً. |
- Hemen şehir merkezini arayıp bu binanın dışına adımını attığın an, sorgulama odasına geri gitmeye ne dersin? | Open Subtitles | لم لا أتصِل بالمركز الآن وأجُركَ إلى غرفة الإستجواب في الدقيقة التي ستخطو بها خارج هذا المبنى؟ |
Keza Doktor Brennan'ın sorgu odasındayken olduğu gibi. | Open Subtitles | نفس الشيء ل د.برينان في غرفة الإستجواب |