"غرفتكِ" - Traduction Arabe en Turc

    • odan
        
    • odanı
        
    • odanda
        
    • Odana
        
    • oda
        
    • odandan
        
    • Odanız
        
    • odanın
        
    • odanıza
        
    • odandaki
        
    • odanızı
        
    • odam
        
    • Odanızdaki
        
    odan her zaman hazır. İstediğin zaman eve dönebilirsin. Open Subtitles اتعلمين, غرفتكِ جاهزة, يمكنك القدوم لمنزلي اذا اردتِ ذلك.
    Gördüğüm kadarıyla annem seni odanı temiz tutman konusunda rahatsız etmiyor. Open Subtitles أرى أن أمي لا تزعجكِ بالمحافظة على غرفتكِ نظيفة
    DÜĞÜNE KADAR AİLEMİN EVİNDEYİM. TÜM DEĞERSİZ IVIR ZIVIRIN odanda. Open Subtitles ذهبتُ إلى والداي حتى يوم الزفاف كل نفاياتكِ في غرفتكِ
    - Odana git. - Onu annem kadar çok beğendiğini söyledi. Open Subtitles ـ وإنك تحبها كما كنت تحب أمى ـ اذهبى إلى غرفتكِ
    oda arkadaşın çıldırmış durumda ve defineyi bulmak bizim umurumuzda değil. Open Subtitles اسمعيني ، رفيقة غرفتكِ خائفة ونحن لا نهتم بأمر الكنز
    -Odam merdivenlerin başındaydı. -Biliyorum. Orası hep senin odan olarak kaldı. Open Subtitles ـ غرفتي كانت في أعلى السلالم ـ أعلم , وبقيت غرفتكِ دائماً
    Yani odan da ben değil de bu şapkaların olması mı daha önemli? Open Subtitles -إذن هذه القبعات أكثر أهمية لكِ .. -بأن تظل في غرفتكِ وأنا لا؟
    İçeride kendine ait bir odan olacak. Open Subtitles ستكون لديكِ غرفتكِ الخاصة في الداخل قد تم التنسيق لذلك
    odanı temiz tutma konusunda da oldukça kötüymüşsün değil mi? Open Subtitles أنتي سيئه جدآ حتى في تنطيف غرفتكِ ألستِ كذلك؟
    - İstersen eski odanı alabilirsin. Open Subtitles بإمكانكِ الحصول على غرفتكِ القديمة إن شئتِ.
    ama sen benim palyaçomu çaldın, ve şimdi bende senin odanı istiyorum. Open Subtitles ولكنكِ سرقتِ تاجي، والآن أنا أريد غرفتكِ.
    İşinden istifa ettin, bizim eve tekrar taşındın, onu anlarım ama odanda saklanman? Open Subtitles استقلتِ من عملك، وعدتِ للمنزل، لا بأس بهذا لكن الإختباء في غرفتكِ ؟
    Eun Seok ablasını çok özlediği için ara sıra senin odanda oynuyordu. Open Subtitles يون سوك بسبب إفتقاده لكِ بشدة، كان يلعب فى العادة فى غرفتكِ..
    Belki buna odanda devam etmeliyiz kapı kapalı ve kilitli olarak. Open Subtitles ربما علينا إنهاء هذا في غرفتكِ, مع الباب مغلقاً و مقفلاً, اعني..
    Eğer daha çok zamana ihtiyacınız varsa, kafasını Odana gönderebilirim. Open Subtitles اذا تريدين وقت أكثر يمكنني أن أرسل رأسه الى غرفتكِ
    Ben dudaklarını ararken sen bana yanağını uzatıyorsun ayrıca bir ayı geçkindir beni Odana almıyorsun. Open Subtitles أطلب شفتيكِ فتمنحيني خدكِ وباب غرفتكِ مؤصد في وجهي لأكثر من شهر
    Doğru. oda arkadaşlarından birini öldürme konusunda başarılı olduğunu unutmayalım. Open Subtitles صحيح ، دعينا لا ننسى أنها نجحت بالفعل في قتل واحده من رفيقات غرفتكِ
    oda arkadaşına olanlar yüzünden gerçekten çok üzgünüm. İkisine birden. Fakat onu uzaklaştırman için iyi olmuştur. Open Subtitles أنا آسفة حقاً عما حدث لرفيقة غرفتكِ كلاهنا ، ولكن كان جيداً إبعادك للأخرى
    odandan çıkman doğru olmaz. Open Subtitles حسناً لا يجب عليك أن تكوني خارج غرفتكِ ليس الآن
    Haklısın. Odanız koridorun sonunda. Open Subtitles إنّي أفهمكِ تماماً غرفتكِ في نهاية القاعة
    odanın dışında her an bir gardiyan olmasını sağlayacağım. Open Subtitles سأتأكد من وضع حراس خارج غرفتكِ طوال الوقت.
    15 dakika sonra odanıza geleceğim Bayan Mason. Open Subtitles سآتي إلى غرفتكِ بعد 15 دقيقة يا آنسة مايسون
    Sanırım birisi odandaki televizyonu yürütmüş. Open Subtitles أعتقد أن أحدًا قد سرق التلفاز من غرفتكِ.
    Tüm gece lobide olacağım ve eğer içiniz rahat olacaksa arada bir dışarıdan odanızı kontrol edeceğim. Open Subtitles سأكون في اللوبي طوال الليل وسوف أتفقد غرفتكِ بين حينٍ وآخر إذا كان هذا يشعرك بأي تحسن.
    - Odana git. - odam yok ki. Otelde kalıyoruz. Open Subtitles إذهبي إلى غرفتكِ - ليس لديّ غرفة، نحن بفندق -
    Odanızdaki masayi aniden yere devirmek gibi. Open Subtitles تقـومين بضـرب المكتب في غرفتكِ ، فجأة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus