Ama yeterince iyi olmadığını sanmana neden olacak bir şey yaptıysam, çok özür dilerim. | Open Subtitles | ولكن إن قمت بأي شيء لأجعلك تشعر كما لو أنك لست جيد بما فيه الكفاية فأعتذر عن هذا بشدة |
Eğer sana burada ne olduğunu bilmiyor gibi göründüysem, ya da kandırabileceğin aptal biri gibi göründüysem, özür dilerim. | Open Subtitles | لو بأي لحظة أعطيتك الإنطباع أني لا أعرف ما الذي يجري هنا بالضبط أو أنني أحمق يمكنك أن تعبث معي ، فأعتذر |
Bay Horne, kaygılarım konusunda haddimi aştıysam özür dilerim. | Open Subtitles | سيد "هورن"، إذا كان قلقي قد تخطى الحدود فأعتذر. |
Sert konuştuysam özür dilerim. | Open Subtitles | إن كنت مختصراً، فأعتذر. |
- Hatalıysam, özür dilerim. - Sonuna kadar hatalısın. | Open Subtitles | إن أخطأت، فأعتذر - أنت مخطئ تماماً - |
- Bu seni üzdüyse özür dilerim. | Open Subtitles | - إذا كان ذلك هو السبب، فأعتذر. |
Gittiğimde olanlar için çok özür dilerim. | Open Subtitles | -بشأن ما حدث وقتما رحلت، فأعتذر |