"فاتكِ" - Traduction Arabe en Turc

• kaçırdın
• kaçırıyorsun

Hastanın solunumu durdu ve sen bir ayırıcı tanıyı gözden kaçırdın.
لقد توقّف تنفس المريضة وقد فاتكِ التشخيصُ التفريقي

Mezuniyet balosunu kaçırdın ve bu da en sevdiğin şarkı.
لقد فاتكِ الحفل الراقص و أنتِ تحبين هذه الاغنية

Zamanlamayı kaçırdın ve bağırmasan da yeterince iffetli görünüyorsun zaten.
لقد فاتكِ التوقيت بالفعل و أنتِ تبدين فاضلة بما يكفي بدون صراخ.

Cassandra, bu akşam yine yat vaktini kaçırdın kimseye nereye gittiğini de söylemedin.
كاسندرا،لقد فاتكِ حظر التجوّل هذه الليلة مجدداً. ولم تُخبري أيّ أحدٍ إلى أين أنتِ ذاهبة.

Birini kaçırıyorsun, diğeri 5 dakika içinde yine geliyor.
اذا فاتكِ احدهم .. ياتي الاخر بعد خمس دقائق

Dün gece bir saldırıyı daha kaçırdın. Neyse...
لقد فاتكِ هجوم آخر هيّا،لتغتسلي..

Bir de Alec Baldwin'i kaçırdın. Özel hayatının gizliliğini savunuyordu.
وقد فاتكِ (أليك بالدوين)، كان هنا يدافع عن حقه بالخصوصية.

Celestine trenini mi kaçırdın?
-فاذاً يا كيلستين هل فاتكِ قطارك ؟

Başka neyi gözden kaçırdın?
ماذا فاتكِ غير ذلك؟

- Alex'in doğumgününü çoktan kaçırdın, ve şimdi de benimkini kaçıracaksın.
-لقد فاتكِ يوم ميلاد (أليكس ). والآن سيفوتكِ يوم ميلادي.

Gerçekten çok özel bir şeyi kaçırdın.
فقد فاتكِ شيء مميـز

Akşam yemeğini kaçırdın.
لقد فاتكِ العشاء.

Sana teşekkür ettiğim kısmı kaçırdın.
فاتكِ الجزء الذى شكرتكِ فيه

Harika bir partiyi kaçırdın.
لقد فاتكِ حفلة رائعة

Başka bir heyecan verici basın açıklamasını kaçırdın. - O kim?
فاتكِ مؤتمر صحافي آخر مثير.

Lezzet testini kaçırdın, çok şanslısın.
-لقد فاتكِ تذوق الطعام من حسن حظك

Muhteşem bir konser kaçırdın, Emma.
لقد فاتكِ حفلة (مجنونة يا (إيما

Çok şey kaçırdın.
لقد... فاتكِ الكثير

Paul'u az önce kaçırdın.
فاتكِ لقاء (بول) إنه يعمل بمؤسسة كبيرة

İşte bunu kaçırıyorsun.
هذا ما فاتكِ

Çok şeyi kaçırıyorsun.
الكثير فاتكِ