Diğer taraftan, insanlar akıllı; öğrenebiliriz, uyum sağlayabiliriz. | TED | أمًّا على الجانب الأخر، فالبشر يتمتعون بالذكاء، فيمكننا التعلم، ويمكننا التكيف. |
İnsanlar sadece insan değildir. İçlerinde yaşayan hayvanlar vardır. | Open Subtitles | فالبشر ليسوا دائما بشريين فأحيانا يكون هناك حيوان بداحلهم |
İnsanlar birbirlerini dış görünüşlerine göre sınıflandırırlar. | Open Subtitles | فالبشر يصنفون الآخرين لمجموعات وفقا للمظاهر |
Bütün yanlışları içinde insanlar tek bir doğru şeye sahiptir. | Open Subtitles | بالنسبة لجميع ذنوبهم, فالبشر لديهم أمر واحد صحيح |
Aynı ÖIüm Melekleri'nin birbirlerinin ömrünü göremediği gibi ÖIüm Defteri'ne sahip insanlar birbirlerinin ömrünü göremez. | Open Subtitles | ومثل أن ملكوك الموت لا يستطيعون أن يروا مدة حياة بعض فالبشر الذين يملكون مذكرة الموت ينطبق عليهم ذلك |
İnsanlar acı çekiyor ve açlıktan ölüyor, ama kimse farketmiyor... | Open Subtitles | فالبشر يعانون و يتضورون جوعاً و لا أحد يلاحظ |
İnsanlar vajinaları yüzlerce yıldır becermiştir, muhtemelen daha fazla. | Open Subtitles | فالبشر كانوا يضاجعون منذ مئات السنين أو أطول |
Bundan yararlanmak için. İnsanlar inanmayı ister. | Open Subtitles | إستغلال تلكَ الميزة، فالبشر لديهم رغبة التصديق. |
Yeni insanlar yapmak mümkün değil. İnsanın içinden insan çıkıyor. | Open Subtitles | "لا يوجد طريقة لصنع بشر جداد، فالبشر يخرجون من البشر". |
Bu sıradışı enteresanlığa sahip olan insanlar sıklıkla kontrollu bir düşük dozlu ağrı-acı arayışı içine girer ve bundan da haz duyarlar, küçük acı kırmızı biberleri yemelerinde ve lunaparklarda tehlikeli araçlara binmelerinde | TED | فالبشر لديهم هذه الخاصية الاستثنائية التي تقوم عادة بتفنيد مستويات من الالم ضمن ظروف مضبوطة واستنباط السعادة منها مثل ما يحدث اثناء اكل الفلفل الحار او ركوب الافعوانيات |
İnsanlar gezegeni mahvettiler. Neslinin tükenmesini hak ediyorlar." | TED | فالبشر دمروا الكوكب، وهم يستحقون أن ينقرضوا". |
İnsanlar maymundan gelmiştir. | Open Subtitles | فالبشر من مملكة الحيوانات الرئيسة |
İnsanlar çok hata yapıyorlar. | Open Subtitles | فالبشر يرتكبون الكثير من الأخطاء. |
"İnsanlar döver, küfreder, aldatırlar" | Open Subtitles | "صحيح، فالبشر سيضرونك ويشتمونك ويخدعونك" |
Aynen, işte böyle. Gerçekten ölene kadar insanlar hayattadırlar! | Open Subtitles | أجل، هذه هي الحماسة المطلوبة، فالبشر يظلّون أحياءً إلى أن يفارقوا الحياة! |
Hazır hissetmiyorum." İnsanlar her zaman koştular, koştular. | TED | فالبشر يجرون طيلة الوقت |
İnsanlar da aynı şeyi yapar. (Kahkalar) Bunu hem sürekli olarak güçlü oldukları zaman, hem de o an için kendilerini güçlü hissettikleri zamanlarda yaparlar. | TED | فالبشر يفعلون الشيء نفسه. (ضحك). وكلهم يفعلون هذا عندما يملكون قوة بشكل دائم وايضا عندما يشعرون بالقوة في لحظة معينة |
İnsanlar çok affedici olabilirler. | Open Subtitles | فالبشر بطبيعتهم يغفرون |
İnsanlar çok can sıkıcı. | Open Subtitles | فالبشر مملون جدا |
İnsanlar bizden nefret ediyor. | Open Subtitles | فالبشر يكرهوننا |