"فتحتِ" - Traduction Arabe en Turc

• açtın
• açar
• açarsan
• açıp
• açtınız
• açabilir
• açtığından

Bu yüzden mi ikimizi yatak odana kilitleyip elbisenin düğmesini açtın?
ألهـذا حبستنـي في غرفة نومك و فتحتِ زر فستـانك العلوي ؟

Cidden, bize evinin kapılarını açtın burada kaldığımız sürece sana minnettar olacağım.
جدّيّاً، فتحتِ بيتك لنا لذا طالما نحن هنا فأنا في غاية الامتنان

Ama kapı kilitliydi. Margot, biz gittikten sonra kapıyı açtın mı?
مارغو " ، هل فتحتِ ذلك الباب " بعد رحيلنا ؟

Tamamen masumduk. Fermuarı açar mısın lütfen?
كانت الأوضاع شديدة الصفاء، هلاّ فتحتِ سحابتي من فضلكِ؟

Eğer çeneni açarsan, oğlunu parçalar halinde bulursun.
إذا فتحتِ فمكِ سوف تجدين طفلكِ مقطع لأشلاء

Kapıyı açıp Urca altınını ilk kez gösterdiğinde ne gördüm biliyor musun?
حينما فتحتِ الباب لأول مرة وأريتني ذهب الآوركا أتعلمين ما الذي رأيته؟

Adli bilimde çığır açtınız genç bayan.
لقد فتحتِ فرعاً جديداً في علوم الأدلة الجنائية أيّتها الشابة.

Kapıyı açabilir misin lütfen?
هلّا فتحتِ الباب من فضلك؟

Sen gözlerini açtığından andan beri hazırım. Hiçbir şey artık sürpriz değil.
منذ اللحظة التي فتحتِ بها عيناكِ لا شيء، سوى المفاجوات

Her şeyi ben yaptım. Sen bir şişe şarap açtın sadece.
وحسب النبيذ زجاجة فتحتِ أنتِ هذا, كل فعل من أنا

Güvenlik iznin yok. Kapıyı nasıl açtın?
ليس لديكِ تصريح أمني للدخول كيف فتحتِ هذا الباب؟

Sadece hayal edebileceğim bir dünyaya açtın gözlerimi.
لقد فتحتِ عيني على عالم إعتقدته متواجداً في مخيلتي فقط.

Kapıları açtın, bu adam ve ortağı doğruca tuşa doğru ilerlediler ve bizse iki yabancının hayatını kurtarmak için arkada kaldık.
لقد فتحتِ الأبواب وذلك الرجل وشريكه فروا مُسرعين نحو النهاية ونحنُ ظللنا هُناك لإنقاذ حياة شخصين غريبين

Sana ait olmayan yasal bir dosyayı açtın.
فتحتِ وثيقة قانونية لم تكن لكِ

Ve sen de çatlaklar kasabasına yelkenleri açtın.
نعم، وللتو فتحتِ الأبواب لمدينة الجنون.

Siz dosyayı açar açmaz, dosyaya baktığınızı öğrendiler.
حينما فتحتِ الملف، علموا مُباشرة أنّكِ تنظرين إليه.

Çok sıcak oldu. Klimayı açar mısın?
الجو ساخن، إني أحترق، هلّا فتحتِ جهاز التكييف رجاءً؟

Kapıyı açar mısın, bebeğim?
هلا فتحتِ هذا الباب يا عزيزتي؟

Etiketli ya da etiketsiz, eğer bir konserveyi açarsan ve içinde fasulye varsa, o fasulye konservesidir.
حسنا ، بمسمّى أو بدون إذا فتحتِ علبة وكانت بداخلها فاصولياء فسوف تصبح علبة فاصولياء

Kırmızı kapıyı açarsan olacak şey budur.
هذا ما سيحصل إذا فتحتِ الباب الأحمر

Dolabı açıp orda mı buldun?
تقصدين أنكِ فتحتِ الخزانة و رأيتيه؟

kasayı açtınız ... onun için ... size zarar vermeden gitmenize müsade etti ve FBI'ya yalan söyleyerek bu kişiyle ilişki kurdunuz
لقد فتحتِ له الخزينه و ترككِ دون أن يؤذيكِ و الآن بينكما علاقه كذبتِ بشأنها على "إف بي آي"

Gözlerini açabilir misin tatlım?
هل فتحتِ عيناك عزيزتي؟

Bana kapıyı ilk açtığından beri seninle çıkmayı düşündüm.
كنت أفكر بالأمر منذ أن فتحتِ الباب