İşten veya evden, bir günlük izin yaptılar ve İzlanda'da hayat durdu. | TED | سوء كان العمل داخل المنزل او خارجه .. لقد توقفوا تماماً فتوقفت آيسلندا تماما .. واصيبت بالشلل |
Böylece okyanus akıntıları durdu ve denizler mezarlık haline geldi. | Open Subtitles | فتوقفت تيارات المحيط عن الحركة وأمست البحار مقابر |
Şimdi, Ocak'ta, 2011'de, devrim başladı ve hayat 18 gün boyunca durdu ve 12 Şubat gününde, saf bir şekilde Kahire sokaklarında bunu kutladık. Devrimin başarılı olduğuna inanarak. | TED | الآن في يناير سنة 2011، بدأت الثورة، فتوقفت الحياة ل18 يوما، وفي ال12 من فبراير، احتفلنا بسذاجة في شوارع القاهرة، معتقدين بأن الثورة قد نجحت. |
Kenara çektim, birden arabadan fırlayıp boğazın izleme noktasına gitti ve oraya çıktı ayrıca seni çağırmazsam kendini öldüreceğini söylüyordu. | Open Subtitles | فتوقفت وقام هو بالهرب إلى مكان المشاهدة و وقف على الحافة و قال بأنه سوف يقتل نفسه إذا لم أناديك |
Kenara çektim, ödüm bokuma karışmış gibi davrandım. | Open Subtitles | فتوقفت و تظاهرت بالخوف |
Çevirmeye devam ettim ve durdu. | Open Subtitles | واصلت لفها وإدارتها فتوقفت |
Telleri tuttum, saat durdu. | Open Subtitles | أمسكت بالأسلاك, فتوقفت الساعة |