"فحسب من" - Traduction Arabe en Turc

    • sadece
        
    • ol
        
    Bu sadece kamu sağlığı açısından kötü olan bir sistem değil; karanlıkta kalan yerel aileler için tehlike ortaya çıkartmaktadır. TED هذا نظام ليس سيئاً فحسب من وجهة نظر الصحة العامة؛ بل يعرّض العائلات المحلية للخطر تلك التي تبقى في الظلام.
    Bence sen sadece büyüklerin, sana ne yapman gerektiğini söylemesinden bıktın. Open Subtitles أعتقد أنّكِ سئمتِ فحسب من إخبار والدكِ لكِ بما عليكِ فعله
    sadece, böyle büyük bir etkinlikte bulunacak kadar büyük bir ünlü olmadığını düşünüyor. Open Subtitles ولكنّه قلق فحسب من أنّه ليس شخصًا مشهورًا كفاية ليتصدر حدثٌ مدهشًا كهذا
    sadece ödeşmek isteyen ateşli birinin yolun yarısında geri dönüp... Open Subtitles لا أريد فحسب من شخص متحمس يسعى للانتقام أن يعود في منتصف الطريق
    Her şeye hazırlıklı ol. Ne tepki vereceğini kimse bilemez. Open Subtitles كنت مستعدا فحسب من يعرف كيف ستكون ردة فعله ؟
    12 kişilik piyade mangasından geriye sadece dördümüz kalmıştık. Open Subtitles غادر منا 4 فحسب من أصل 12 رجلاً من جنودنا نحن الأربعة كل ما تبقي
    sadece acele yapılmış sıradan bir aşçılık mucizesi. Open Subtitles واحدة فحسب من وجبات البلاد البعيدة التي أعدها لمحة من لحظات الطبخ الإعجازية
    Kusura bakma, ama sende sadece 5 puansın. Benim listem 10 üzerinden. Open Subtitles معذرةً، ولكنكِ أحرزتِ بقائمتي خمسة نقاط فحسب من أصل عشرة
    Çünkü artık, sadece iki kişi değiller de ondan. Open Subtitles لأن الموضوع لم يعد يرتبط بهما فحسب من الآن فصاعداً
    Çünkü artık, sadece iki kişi değiller de ondan. Open Subtitles لأن الموضوع لم يعد يرتبط بهما فحسب من الآن فصاعداً
    sadece, tüm aile bireylerinizin mahkeme salonunda olacağından emin olun. Open Subtitles تأكدي فحسب من حضور جميع عائلتكِ الى المحكمة
    2.si,konuşacağım kişi, seni ilgilendirmez. Seni sadece kırma horozdan korumaya çalışıyorum. Open Subtitles و ثانيا, ليس هذا من شأنك احاول ن احميك فحسب من ذاك الضخم السيء
    Beni sadece doğru tarafa yönlendirmesini istiyorum. Lütfen. Open Subtitles أريد منـه أن يدلني على الاتجاه الصحيح فحسب , من فضلك
    Beni sadece doğru tarafa yönlendirmesini istiyorum. Lütfen. Open Subtitles أريد منـه أن يدلني على الاتجاه الصحيح فحسب , من فضلك
    Belki de sadece gezegenimizden örnek topluyorlardı. Open Subtitles ربّما كانوا يجمعون عيّنات فحسب من كوكبنا
    sadece adalet onların hayatına bir anlam katabilir. Open Subtitles العدالة فحسب من بوسعها أن تدبّ الحياة فيهم مُجدّداً.
    İnsanlar sadece kıyafetini biliyor. Open Subtitles الناس في هذه الأنحاء يعرفونه فحسب من خلال ردائه.
    İyi biri olmaya söz vermenden sadece birkaç ay sonra. Open Subtitles بعد شهور فحسب من أخبرتني إنك ستكون رجل صالح.
    Hayır, sadece diyorum ki yani, dokuz yaşındaki biri tarafından kulaklarının çekilmesini kim istemez ki? Open Subtitles أنا أقول فحسب من يريد أن تسحق اذانه من قبل ولد ذو تسع سنوات؟
    sadece, ölüm sergisi kurmaya yarayacak el yapımı yılan derisi eşyalar. Bir dakika, sergiyi unut. Bir şey buldum. Open Subtitles يمكنها أن تقتل فحسب ,من أجل بيع منتجات جلد الثعبان اليديوية مهلاً, ألغِي ذلك ,لقد وجدت شيئاً للتو
    Sen askerlerin hazır olduklarında harekete geçtiklerinden emil ol yeter. Open Subtitles تأكدي فحسب من تفعيل تلكَ الجنود وخروجهم بمُجرد وصولنا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus